Tünelin Ötediyar Ucundan 2

Bir taraftan da cirkin kadin yoktur,
Hantal tembel boyasiz cilasiz maskesiz
Ve bakimsiz kadin vardir demeye lafi sözü okkayi cukkayi denk getirerek
Modaci marketci Jil Sander…
Durdurun dünyayi basim dönüyor kaset rekorlari kirdirincaya kadarki efor dekordan
Caddede
Dolmusta
Ara sokakta
Orta meydanda
Tünel girisinde
Kule cikisinda
Amele pazarinda
Gümrük kapisinda
Ambarda depoda el arabasinda barda aksamci meyhanelerinde
Oteller hanlar civarinda ve sabahci kahvelerinde
Benden bi tane var kalca göbek dansinin…
Kostak kiran ayarini tutturmaya belki paydosta belki calar saat mesai sirasinda
Inanarak hayatini ortaya koyan canli labaratuar denekleriydi, Doris Day,
Marlene Dietrich, Sofiya Loren, Liz Taylor, Jane Russel, Ava Lavinia, Beatrice Gardner
Kathriyn Grayson, Mia Farrov, Rita Hayworth , Monre Marlin gibi ve pek coklarinin
Beyaz perde yildizlasmasina ismini cismini posterleyip degistirenler
Öteki sokagin diger yokusundaydi
Henüz büyük annesinin dizleri dibinde bile degildi yüzyilin yalnizligini
Dinledigi büyülü masallardan yazip dünyaya yayinlamadan evvelki
Alfabe siralamasina göre hikayeci romanci kolombiyali Gabriel Garcia Markuez ..
Henüz kayitli raflarda bile degildi tam tanimlamali özgürlük ve Maksim Gorki vardi ammaa,
Italya diye bir ülke de yoktu, daha kundakta bile degildi Amerikan ic savasi
Che Guaraya fragman danismanligi ederek
Kamarotluktan kaptanliga kacip firar ederken ülkeden ülkeye ihtilalci ve korsan
Garibaldi Guiseppe`nin heykellesinceye kadarki devir daim serüvenleri
Ölü doga hücrelerinde güneslenen bir kundak gibiydi fiii tarihinden
Faust…
Diye de bir garipler sokaginda birbirine aykiri ve ters düsen
Molokülleri hem ayristiran hem birlestiren kozmopolit mahlesi vardi aydinlanma caginin
Ne bulduysa okuyup, ne gördüyse merak etmenin
Ömrünü kütüphanelere kapatarak yiyip bitiren bir adamin doktorluk oluncaya dek
Bakar görür ki anlamadan bilmeden eskiyip tükenen hayatini
Ve kendini hic bilmeyen baslangicini ulan felek bu ne bicim kumar hane böyle gibisinin
Kahir mektubunu kaleme alip sahneye koyarak
Hep genc hep güzel her dedigi dediklige karsin
Cazibesine kapildigi yerde dünyanin durmasini diledigi an
Doktor Faust…
Kaybedilecek olan bahisle ruhunu seytana itirazsiz teslim edecegine
Notersiz mühürsüz sakli gizli yeminle
Wolfgang Von Goethe`nin onsekizlikken daha gencliginden itibaren baslayip
Seksen ücünde ölünceye kadarki sürecte ömür boyu ancak son noktayi koydugu
Bizzat kendi öz yasam hikayesinden kesitlerdir, burdayim ve olmak istiyorum
Hier bin ich, hier möchte ich sein…dilekcesine mektup yazan
Kaltak kiran sarkilari ve küp küp sarap diyerek,
Wein Weib Gesang naralarina aklin fikrin yolunu yöntemini danisan
Görülen yerden görünmek icin insanin hic bitmeyen cukurda kendi kendini
Inadina güzellesmek ugruna gerili carmihlarda bogup öldürdügü
Ortacagdan yeni caga yeni cagdan yirmibirinci yüzyila
Durdurun dünyayi basim dönüyor
Benden sadece tane var kivrak dansina ve kuraklik menüsüne
Cirkin kadin yoktur
Olsa olsa pasakli tembel bakimsizi vardir modasindan, modelinden,
Fecri Ati tanimlamasiydi galiba sanat sanat icindir filan..
Insan dediginse bu kukla oyununun görsel soytarisidir manasina gelen
Uzun cümlelerden kisa semboller kesip kirparak dekor süslesin diye düne yarina
Alfabeyi kitabi unuttukca dilsiz dünyasiz oynayip degisen profillerden
Pantomim iskeletlisi,
Tabutunu bulup cikarmaya cirpinirken insan..

Nisan / 23