ne olacak akşamı sıradan sırnaşmamız
neyi söyleyebilecek kadar bir boşluğumuz kaldı
antik çığlıklarımızın hepsi eksik
seni sevebileceğimi sevsemde
senin sevilmeye karşı ıslak bir nefretin
benim sessizliği sensizlik bileceğim
henüz adını ezberleyemeyen bir suskunluğumuz var...
düşsek, düş kırıklığımız kafadar bir karanlık
gerçeksek, düşülebilecek bir uçurum belki..
bu şarkı burada dinlenmez diyebileceğimiz bir buramız bile
beraber gidebileceğimiz sahile benzemez
sen günbatımı benim diyorsun
ben gitme desem duyulmaz bir içtenlik olacak
senin gelmemeye sıcak bir tutunuşun maziye
senin bir sıcak bakışın, orda kalışın, uzaklaşamayışın
benim yakınlığıma tezat
beni yıllardır tanımadığın bir sözlükte tanıdın
harflerimi buldun, okuyamadın
ve türkçeye çevrilmiş aşkımı,
kendi öz lehçemizde dahi anlamadın
dersem, iki yabancı......
beni bilirsin..
bilmeyi sen bilirim..
ve tutuşmayacağımızıda..
yanmayı bilirim ıslandığımda
ama dokunmak yaslı, paslı ellerimle
kurutmak gelir, iklim bahar adına öpüşsede ırmağı
korkarım, bu şiirde ırmak yağmur olur...
dudaklarımız bulut..
sen beni tanıyacak,
ben seni unutmaya hakim bir suçlu
tadacağım, ya büyüyeceksin
ya yüzümün dış hatları seni ürkütecek
uyuyacağız
ellerin ellerimde
resmin sanacağım kendi çıplak pozunu
gözlerimi kapatacağım
kıvranacağım,
ve resmin yığılacak avuçlarıma
öylece donacağım
bana bıraktığın yalnızlığı bir bardak su ile yudumlarken
yudumuna kalsın.........................................
Kayıt Tarihi : 10.2.2005 20:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!