Bir buse yolluyorum,
Ilık nefesimle üflüyorum.
Sana susuyorum,
Kana kana içmek istiyorum.
Anlamıyor musun gözlerimden?
Hayatıma sende gözlerimi açtım,
Sevgi tomurcuklarını sevginle yeşerttim,
İlk kelimemi senin için söyledim,
İlk nefesimde senin kokunu aldım,
İlk buseye ağlayan gözlerinde kavuştum.
Denizim dalgalanmış,
Rüzgâra selam durmuştu.
Uzattım dudaklarımı hasretle,
İstanbul’u içtim bir yudumla.
Mey içmişcesine coşmuş,
Kalbim durmuştu.
Bir şehir düşlerim
İçimi sımsıkı saracak
Yüreğimi damla damla yakacak;
Aşktan sırsıklam edecek
Acısıyla içimi kasıp kavuracak
Gözler o gözlere değince,
Yağmur yağar gönle;
Sırsıklam sarhoşhane,
Dikenler batar içine.
Akıl başlar isyanlara,
Vatan için, savaşmak üzere,
Avrupa’ya gideceksin dediler,
Yaş on beş, geldim Gelibolu’ya,
Sahile yağmur oldu mermiler.
Korunacak kum tümseği aradım,
Her yerde kepazeliğin isi dumanı,
Uydurma aşklar düzineler dolusu;
Şimdilerde sevmeler başka konu,
Aşka sıçramış bitler dolusu.
Paklık, temizlik unutulmuş,
Deli divane çocuk!
Bu girdaplı delikte neylersin?
Ayrılığa hasret mi beklersin?
Bile bile bu acıyı yudumlamak niye?
Cayır cayır yanmak niye?
15 Haziran 1925'ti yanılmıyorsam,
Eski üzüm şehrinde bir güneş doğmuştu.
Beni tanımıyordu, kesin tanımıyordu,
Benim onu tanıdığımı da bilmiyordu.
Zaman zaman,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!