Bir beklentisi olmalı insanın,
Güz vakti beklediği kaldırım kenarında
Hayata dair ele aldığı bir acısı olmalı.
Geç kaldığı ne varsa,
Yeniden başlamalı.
Ve gece türküsünü bırakır bizlere.
Bir iç çekişte söyler dururuz tüm yokluğu.
Sustuklarımız feryat figan,
Konuştuklarımız feveran.
Bir yasemin kokusunda seni bulmak gibi,
Gözlerini arıyorum,bahara açan gözlerini.
Tutunmaya çalışıyorum sana
Seviyorum gözlerini
Penceremdeki karanfiller gibi.
Bu puslu, bulutlu bakışların ardından
Gözlerimde çıkan fırtına gibisin.
Sen benim; yağmurum, toprağım, güneşim
Sen benim iki gözümsün.
Denize karşı bir sabah oturduğum iskelede,
İzlediğim en güzel manzaramsın.
Seni düşünmek,seni düşlemek gibisi yok.
Bir yakamoz kıyısında,
En içten dileklerimin sebebisin.
Seni sevmek için şair olmaya gerek yok.
Çünkü sen zaten, şiirsin.
Fakat bunlar yeterli değil.
Acıyı bağışlamak dedikleri bu olsa gerek
belirsizlikler meydanındayım
peşimde onlarca ses onlarca sesleniş
ve ben sağırım.
Hissetmek dedikleri bu olsa gerek
En yüksekten düşmeyi
Arayışlar içinde kaybolmayı
Kendin olmaktan korkmayı
Mutsuzken mutlu etmeyi
Pişmaniken adım atmayı
Hoyrat bir dille
Aşka tutuşmuş kalbinin kemiğini kıran
Gururunun arkasına saklanan gözünü karartan
Sözlerinin arkasına sığınan, ayna olan gözleri her şeyi anlatan bir aşka tutuşmuşum.
Yolları kesişen iki insan
Ah bu gökyüzü içimde kanat çırpan boşluklar
Soğuk tenler eşiğinde yanından geçtiğim yalnızlık
Duyabilir misiniz sessizliğimin altındaki çığlıkları
Benim gördüğümü görebilir misiniz
Hissedebilir misiniz yüreğime dokunan şarkıları
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!