başımda insanlar ağrıyor
pimi çekilmiş duyguların
fikir ve söz deşiliyor tenhada
anlam tahtam eksik,
elinden tutamıyorum kelimelerin
şart mı sana, ona, diğerine göre olmak?
Harfler beynimin uçurumunda raks ediyor
Duvar saatinin yelkovanı firari
Guguk kuşu kanatlarını vuruyor
zamanın soğuk duvarlarına
Göz mesafesi aşk girmiş
Geceyle katran arasına
Tahammülüm yok artık beklemelere
Beni alıp gitmelere...
Gözyaşında yıkayıp
Tuzuyla kuruttular kalbimi
Karanlığın dehlizlerinde
Göl sessizliği...
Uğultusu duyulur ölümün
Derinlerden gelen
Kulağa dokunmayan
Dehşet soğukluk...
Saat,
Zeyneb
Babanın süsü diye sevmiş seni Peygamber
Soluyordu nefesi
Göğsümden yeni kopmuş gibi
Sıcacık esiyordu yüreğime
Özledim diyorum
Sağır mısın?
Kirpiğinde asılı hüznüm
Savruldu ağız dolusu bekleyişlerim
Döküldü/m
Beynimin içinde bir örümcek geziniyor
neye umut bağlasam ağını atıyor
Her yer karanlık
Ve ben çok korkuyorum
en çok da kendimden...
Derinlere gömülüyse umursamazlıklar
Hangi niyeti zikretse dil
İsyandır artık
Tutuşup bir kuşun kanadında
İntihara meyilli şarkılar dinlemeliyim
sen gittin
yetim duygular ekildi toprağıma
Kurudum
Sen gittin
Adın ''Kasım'' kaldı dilimde
Biçare alnında parlayan ben
Umarsız sevgide sallandıran sen!
Kuyunun dibinden sesleniyorum
Ört/ün üstümü
Bir damla su olmamalı benden
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!