Bu, birbirimizden ayrıyken yağan kaçıncı yağmur?
Kaçıncı kar yağışı bu,
ofis penceresinden dışarı bakıp iç geçirdiğimiz?
Kaçıncı sabah bu,
bir sahil kenarında güneşin doğuşunu izleyemediğimiz?
Mutluluk dedikleri,
bir yerlere, birşeylere, birilerine yetişme telaşı yaşamadan
kendimizi, zamanı, dünü, yarını unuttuğumuz,
bir şelaleden aşağı düşer gibi
ruhumuzu bedenimizle birlikte akışa bıraktığımız anlar değil mi?
Oysa,
sanki bir yük vagonuna kapatmışlar bizi
ellerimizi ayaklarımızı bağlayarak.
Trenin son durağı belli
yeryüzündeki tüm insanları eşitleyen kara toprak.
Vagonun küçük penceresinden dışarı bakınca
içimizi acıtıyor dokunamadığımız akıp giden hayat.
Ve inince trenden son durakta,
valizimizden sadece
yaşanması mümkünken yaşanamayan mutluluklar çıkacak.
Kayıt Tarihi : 19.1.2022 08:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!