Yaşam öldü ve ölmeye devam ediyor,
Zamanın geciktiği yerlerde.
Şehirler, sokaklar
Dağlar, köyler...
Yani bir insan gibi
Bedene bürünen toprak yığınında.
Ağaçlar gölgelerini yitirdi.
Ve yitiriyor ışık mücadelesini.
Hayır, uzatma ellerini
Bu bataklık benim.
Zira, senin batakliğina
El uzatacak değilim.
Anlatma, bu hikaye hep aynı.
Ben anlatmıyorum mesela
Hangi girdaba takılıp kaldığımı.
Yüreğim parlamış bir at gibi,
Alıp götüremiyor,
Geldiğim yere beni.
Söyleme, gözlerinden anliyorum seni.
Sende gizli bir ben var.
Seni anlattiğim kadar anlatamiyorum ben kendimi.
Düşme, yaşam öldü.
Toprak soğuk
Soğumaya devam edecek.
İlk gelen insan mutlu değildi,
Son kalan da öyle olacak.
Kayıt Tarihi : 6.4.2021 05:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Acaba, diyorum, bireyler ve toplum olarak, sevenci ögrenme "şansı"na sahip olamamamız, mı neden oluyor bu "girdaba takılıp" kalma hallerini yaşamamız?
Belki şiirle hiç alakası yok benim bu sorumun/yorumumun, ama nedense şiiriniz bende bu düşünceye yol açtı...
Sorgulayan, düşündüren şiir her zaman iyi şiirdir, tıpkı yalın işlenmiş eseriniz gibi...
Bu şiirin ilki de çok çok iyi kurgulanmış.
Saygı ve selamlarımla kutluyorum kaleminizi.
Çok teşekkür ederim
Yüreğine duygularına sağlık kardeşim. Gönül kaleminiz susmasın selâm ve saygılarımla
Çok teşekkürler. Selamlar
olmuş düzeltiverin şiiri bozmuş.
TEBRİKLER SAYIN AKAN
Hemen düzeltiyorum Bedri Hocam. Teşekkürler yorumunuz için. Selamlar.
TÜM YORUMLAR (3)