Toplum şizofrendir! Ve toplum algısı histerik bir yanılgıdır. Peki nedir toplumu buna sevk eden?
Kimsenin kimseye tahammülü yok. Dikkat ederseniz kimse diyorum, çünkü karşılaştığım çoğu birey, birer
kimlik olmanın dışında, kimlik olma endişesine de genel itibari ile çok uzak.
-O zaman bu taklitçi yaftayı kendimize nasıl yapıştırdık?
Neşe ile ızdırapla,
Düşünce ile dolu iken,
Tükenmez ezalar içinde,
Ümitler, tereddütler geçirirken
Kederler içinde yoğurulurken
Mesut olan,
Devamını Oku
Düşünce ile dolu iken,
Tükenmez ezalar içinde,
Ümitler, tereddütler geçirirken
Kederler içinde yoğurulurken
Mesut olan,
bunu daha da temellendirmek gerekirse, bizim din tüccarlarımızın bu oyunda rolleri büyük. ''İkra bismi rabbike'' ayetine uymayan, ama şeyhlerinin eteğini de öpmekten geri kalmayan bir toplumun, aydınlıkta olduğu söylenebilir mi? aksini iddia bile edemem. Diyalektik (verili hakikatleri sorguya çekme) açısından eksik bir toplumuz, bu yaftadan kendi payıma düşeni bende alıyorum elbette, ama öte bir yandan eristik, (bunu hakikatleri kanıtlama açısından) felsefi düşün üretme pratiğini amacından saptırıp, kavgaya ya da öğüt vermeye dönüştüren bu karanlık düşüncelerin, geleneksel toplum düşüncesini dogmalaştırdığını düşünüyorum. belki de slogan diye biliriz buna. dogmaların dile gelişi slogan oluyor çünkü...
teşekkür ederim üstad
Üzerinde oyunlar oynanan., kara cehalet bataklığından paçasını kurtaramamış veya kurtarması engellenmiş toplumlardır (bence) şizofren olan, histeri sarmalına hep beraber sarmalanan ya da böyle görüntü veren...Zaten esas amaç da bu görüntüyü böylesi toplumlara verdirmektir...
Emperyalizmin taktiksel zekası (!) ile göle çalınan maya bütün gölü yoğurda çevirir ve bu göller de hep doğası çöl olan susuz ve bize hiç uzak olmayan ve hatta kısmen içinde olduğumuz coğrafyalardadır...
Denemeniz için kaleminize sağlık sayın Kemal Değirmenci...
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta