Yaşama arzusu titrek yüreğinde bir küçük tohum
Gücü olanlarca savrulur istemsiz, sığınağa tutkun.
Olması gereken yere ulaştırır onu bir güç, sessizce
Sığınağıdır o kuytu köşe, toprağa düşer kimsesizce.
Günü gelir kabuğunu kırar, yolunu bulur düşünmez.
Bir görevdir yükü, ne yaptığını planlamaz, üşenmez.
İhtiyacı olan her ne varsa ikram edilir sunulur,
Yaşama tutunacağı şartları eksiksiz yanında bulur.
Yol alır çelimsiz iken büyümeye başlar türlü imkanla
Artık yeri de, cismi de vardır, yerleşir bulduğu iskanla.
Bazen etrafına zarar verir tuttuğu gidişe engelse yoluna.
Yükselmesine hiçbir şeyi engel tanımaz takılırsa koluna.
Büyür, durmadan büyür, cok büyük olana dek tırmanır,
Artık ne durduranı ne de zarar verebilecek olanı vardır.
Cüssesi engeldir diğer varlıkların güneşten istifadesine
Hesap yapmaz, ihtiyacı olmaz bir gücün müsadesine.
Güneşin, suyun, havanın en güzeline kararlıca kurulur
Kendinedir faydası, ne ikramda ne yardımda bulunur.
Onu koruyan Etrafındakilere artık faydası olmaz, zarardır
Acımasız tavrı acımazsızlığını coşturur, bulduğu karardır.
Derken musallat olur koca bünyesine küçücük asalak kurtlar,
Köküne yerleşir, günü gün edercesine yuva edinir, kurulurlar.
Onların hazır yiyeceğidir artık bu koca cüsseli bitki devi,
Zaman aktıkça üzerindeki kurgu aksamadan işler bir nevi.
Kimse yardım etmez, soran, bakan olmaz için için çürütür,
Bir hastalık kemirir cüssesini, hem gücünü de alır götürür.
Bazı ruhsuz kişiler fark eder bu devin sona doğru yaklaştığını
Ve Kazanç peşindeki acımasız ruhların gizlice bakıştığını…
Sahipleri girişir, koruyup yetiştirdikleri bu devin son safhasına
Kökünden yontarlar, gücü yetmez dayanmaya nefes almasına…
Yitip giden diğer ağaçlar gibi salınır bir yamaçtan akan nehire
Hepsinin yolu aynıdır, sürüklenirler akış boyu takılıp kevgire…
Bunu hiç düşünmemiştir, oysa budur yaşanacak kaderi aslında
Çaresiz boyun bükeceği sonuna yakındır ömrünün son faslında.
Yitip giden umutlarıyla geçen ömrünün ziyanını karşılamayı
Hesap etmeyi de düşünemiyordu kar zarar içinde çarşılamayı…
Oysa bir yol açmak için yerleştirilmişti eğri ama sağlam yamaca
Unuttu nasılsa, hiç alakasız uğraşlarla geçip, ayrı düştü amaca…
Şimdi nasıl döneceğini de bilemedi ta en baştaki hesap kurgusuna,
Pişmanlığını da taşımaya yetmiyordu boynundaki giyotin vurgusuna …
Yok oluşu aklına hiç getirmemişti ömrünü ziyanla dolduran tomruk,
Bir kağıt fabrikası girişi sürüncemede iken çengel takılı boyunduruk.
Kayıt Tarihi : 2.3.2016 22:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yaşama arzusu titrek yüreğinde bir küçük tohum Gücü olanlarca savrulur istemsiz, sığınağa tutkun.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!