Ey surlar şehrinin Tomris'i
Babil'in cihan harikası gülistanlarından
Kırmızı güller getirdim sana
Eğil de saçlarına takayım
Yıldızlar gibi parlasın cemalin
Müjganına vefakâr şiirler yazayım
Ey yolumun vezir-i azamı
Bulanık hayaller düştü yolumuza
Yalın ayak yürüyemem pabuç ver bana
Cihanın kalbinden bir yakutsun sen
Yönüm mehtabı olmayan tenhadır
Düşerim yürüyemem ışık ol bana
Sen gördün beni yıldızım sönmek üzereyken
Bütün eller bir olup beni gömmek üzereyken
Ey talebelerin asil muallimi
Ellerini hiç çekme başımdan
Gündüzüm gece olur benim
Tökezlerim kendi karanlığımda
Uzanmak istemiyorum o kanlı zemine
Ellerini hiç çekme kollarımdan
Sen geldin asil pehlivanlar çıktı berguzarimdan
Sen geldin bahar geldi,taç yaptım sana papatyalardan
Ey yarım bırakılmışların Süheyla'sı
Umutlarımdan ümitler getirdim sana
İpeklere sar ümitlerini üşümesin
Yoğurdum bütün kaybedenlerimi
Soluksuz zaferler getirdim sana
Kıralım zalimlerin kanlı saltanatını
İnsanlık uyurken yetimler üşümesin
Ey mühteriz talebelerin azizi
Bilesin ki yolumuz gurbete benzemeyecek
Gönlümüz bulacak toprağını
Değirmenler şarkılar söylecek
Yeniden ekilecek tohumlar
Çınarlar hiç eskimeyecek
Ey surlar şehrinin Tomris'i
Babil'in cihan harikası gülistanlarından
Kırmızı güller getirdim sana
Eğil de saçlarına takayım
Yıldızlar gibi parlasın cemalin
Müjganına vefakâr şiirler yazayım
Kayıt Tarihi : 16.11.2023 00:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şair iki üstadından biri olan hocasına ithafen kaleme almıştır
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!