Tıkandı Baba
Sultan Mahmut dolaşmaya çıkar tebdili kıyafet
kahveye düşer yolu, maksat ahaliyi ziyaret
kahvede, “Tıkandı Baba, çay getir, çay götür”
Sultan Mahmut der çaycıya, “haydi şöyle bir otur”
anlat hele sana niye Tıkandı Baba derler
anlatayım toplanın ahali, cemaat, zevat
bir gece gördüm rüya, billur çeşmeler akıyordu
çeşme kurumuş halde, melül yüzüme bakıyordu
çomak aldım elime, vurdum çeşmenin gözüne
damlada olsa akmaz oldu, aldandım ben sözüne
inat edip çabalarken Cebrail geldi başıma
“Tıkandı Baba olsun” dedi adın bakarak gözyaşıma
o gün bu gündür Tıkandı Baba koydular adımı
hangi işe atsam elimi, ondurmadı zatımı
her gün bir tepsi baklava, gizlenmiş dilimler altına
nasibi yok ki Tıkandı Baba’nın dişi değse altına
“taze baklava, taze baklava” diyerek pazarda bağırır
yemeyip satıp evin rızkını, sokak sokak dağıtır
bir Yahudi pazarlık için yanına gelir
hesap edilir baklava, elde edilir gelir
yüklenir Yahudi götürür baklavayı evine
dişine takılır altın, bakar çok diyerek sevine
bir ay altın dolu baklava tepsisini ucuzca alır
Tıkandı Baba sevinerek kâr ediyorum sanır
altınlardan nasiplenmediğini Sultan Mahmut öğrenir
bu fukaraya yardımım dokunsun diyerek söylenir
devlet hazinesinden nasiplensin, kürekle doldursun altını
nasibi yoktur ya Tıkandı Baba’nın küreğin tutar altını
son kez hak tanımak ister Sultan Mahmut ferman eder
dünyasına merhem olsun diyerek neler eder
Tıkandı Baba’nın Üsküdar’da eline bir taş verilir
ne kadar çok fırlatırsan taşı toprak senindir denilir
bu yamuktur, şu küçüktür derken koca taşı alır eline
fırlatayım uzağa taşı derken, vurur kendi beline
ünlü sözünü söyler o zaman Sultan Mahmut
“vermeyince Mabud, neylesin Sultan Mahmut”
İlkay Coşkun
12.07.2009
Not: Bilinen bir hikayenin şiirleştirilmiş hali.
İlkay CoşkunKayıt Tarihi : 19.7.2009 22:55:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!