Yorulmuş bir kalbin içinde sızı
Zamanla insanı taşa çevirir
Feryadın suskunu, derdin ıssızı
Bahar mevsimini kışa çevirir
Sıcacık bir gülüş, tanıdık bir ses
Üşüyen dudaktan kavuran nefes...
Ağlarsın... Ardı boş... Dünya bir kafes,
İnsanı kanatsız kuşa çevirir
Bir yol ki delirmiş bütün yolcular
Bu yolda bedbahtlar ve çapulcular
Maddeperestlerle kulakulcular
Ekmeği, ağulu aşa çevirir
İçerden tükenir yanarken kandil
Gönül ne yutarsa onu kusar dil
Gözler aracıdır, başka şey değil
Kalpteki ahları yaşa çevirir
Gidersin, attığın adımda bir tat
Düşersin, düştüğün kuyu saltanat
Susarsın, sustuğun noktada hayat
Her kısır döngüyü başa çevirir
Yaşamak, nefesten, kandan beridir
Yarın bir bakıma dünden geridir
Zaman iki yüzü sırlı deridir
Dışı içe, içi dışa çevirir
Abd isen mahluka ibadet etme
İnsan ol aslına ihanet etme
Kümesi tilkiye emanet etme
Bin yıllık emeği boşa çevirir
Kayıt Tarihi : 18.12.2023 19:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!