Şafağın tan pıhtısında, nehrin çığlığı oturuyor
- altta aşk-
daha altta,
meridyenlerin ağlarında karasu kabarcıkları
geçici olarak servis dışı bir yol,
hangi beklentilerimize kılavuz olacak
devlerin tüyüyle mil çekilmiş bir göz,
sabahı deşiyor yarasının kabuklarıyla.
-uykuya gel-
Ciğerleri çürümüş bir tarihin,
öksürüğünden çıkan damlalarla
yıkanan yüzümüzü kuruladık,
preslenmiş bir rüyanın tozlarıyla
son istek kondu,
bir çalının dudaklarında yırtıldı sonbahar
bak,bulutlar yaralarımızla sarmaşık,
sonsuzluğa gitmek lazım öyleyse,
ellerimizin göğüne.
Şu pazartesileri sıcak içildikçe
kanser hazırlıklarına yürüyen urlarımızla öpüşüyoruz
hatşepsut bir bardak mum,
dişlerinde nil nehrinin acıları dolaşıyor
krallar vadisi,
kan kasesi,
midesi mezarlık taşlarıyla dolmuş.
hepimiz evdeyiz değilmi
suların altında saklanan en uzun ömürle yattık süngerlerimize
masamızda sancıdan geberen kâğıtlar buruşuk yatıyorlar
başka camların buharlarıyla heveslenen mutfak hazırlıkları
canını yok sayan,
alnından dudağına uçan tuz mudur söyle?
-orada saat kaç-
Söz verilmiştir oysa rahimdeki senetlere
anılarımız nasılda anlamsızlaştılar dirhem, dirhem
vakti çalınmış bir güvercin
dumanının tüttüğü kanatlarını çırpıyor havada
bir güz rüzgârının saçlarına yapışmışız
gökyüzüyle söyleşiye gidiyoruz,
tüyleri ütülmüş kanatlarımızla.
İmzalanmış bir gelecek belgesidir tenimizin tortusu
yağma diyemedik üzerimize dökülenlere
ellerimizi aradılar her yerde, makinelerle tanıştırdılar
biz gevşedik, cıvatalarla düştüler kapılarımızın önüne
ki çok düştük dönemeçlerde
bakışlarımızdan savurduğumuz sıyrık izlerini takip ettiler
tulumların içerisinde buharlaştık, şırıngalara çekildik
iğnelerin uçlarından baktık bedenlerimize,
ötenaziye seslendik.
Kime bağırsın şimdi zaman
altta çürük bir kol,üstte,bir sürü dağlarla.
mustafa yeşilkaya
Mustafa YeşilkayaKayıt Tarihi : 23.7.2007 14:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!