Neşelice bir plak koy ırmak çalsın dağ söylesin dedim
Ell ele göz göze diz dize gönül gönüle dönsün eylensin dedim
Sen coşkusundan haber verdin madem dedim essin tozsun rüzgar
Çiçekten çiçeğe yedire bulana polenleri arılar kelebekler
Kanatlandın kuşandın da öyle geldin madem dedim kapıya sokağa toprağa
Sarhoş sarmaşık ettin
Işığı boyadın pencereyi donattın eşiği süsledin de
Çektin söktün soğuğun ayazın kelepçelerini
Her tülperdeden renge tutkuya doyurdun öteyi beriyi
Kara kıştan hem barkını hem de evrakını devreden püsün yasınını
Avazındaki havadislerlerle dile düşürdün yola kolay kıldın
Doğdunsa yüzyıllardan beriydin ki, hayal hasrete ansızın
Şaşkınlıkla hoşgördümlere buluşmuş kavuşmuş onca heyecanların
Saçaklara köklere sürgün veren mevsimindeyim
Ya ben şimdi sana nasıl nereyi neyle taburesiz mindersiz
Gökyüzüne uzanıp giden seren serpe sakinliğe ve huzura
Orda öylece durup kalan sergiden ve saatten
Meramına mesken kurup misafirin olayım derken, afallarken
Yordum yıktım aklımı sana hayranlığımdan
Kalbimi serdim uğruna bağrına ey güneş dedim
Gün boyu,
Ertesi sonrasıyla gün boyu, idareli tedarikli gün boyu
Uyandım ki çalıda beste tutuşturan serçe
Serçe parmağımın ucunda volta gezinip dolaşıyorken karınca
Uyandım ki aynı aşktan yanmış kavrulmuş elim yüzüm
Mart'la nisan kapıdız kilitsiz aralığından
Derman çare olmuş sinmiş sızmış tenime kanıma geçmiş sıcak
Döndüm vardım gittim gün batımına dedim ki iyiceyim iyiyim yani
Bağı bahçesi zerhoşa çalaran engir sefasıyla
Teşrif etmiş tasarımsız tarifsiz güzelliğin bunca
temsilinde
Hakkına helaline biz bize böyle ,
İyiyim yani, iyiller iyisiyim
Mart/ 22
Kayıt Tarihi : 27.3.2022 20:31:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!