bir telefon gelmişti
elli bir oynuyordum
abim arıyordu
kağıtları masaya bırakmıştım
kulaklarım zonkluyordu
denizden koca bir tanker geçiyor karşı sahili kapatıyordu
garson zeki “çay ister misin abi? ” diyordu
abimi dinliyordum
camda minik kar tanecikleri
abimi dinlemek istemiyordum
o söylüyordu söylüyordu
kar tanecikleri cama çarpıp çarpıp eriyordu
tanker pencerede kayboluyor kanlıca yeniden görünüyordu
masada oyun kağıtları sersefil
sekizler papazlar karolar maçalar
televizyonda bir kadın hüzünlü bir şarkı söylüyordu
bilincimle yeniden buluştuğumda
tipiye dönüşen karda bebek parkında yürüyordum
elimde bir simit
farkındasız yarısı yenmiş
cebimde iki paket kağıt mendil
ne zaman kimden aldığımı bilmediğim
bomboş ıslak banklar
iki kadın soluk soluğa geçiyor yanımdan
buharlaşan nefesleri arkalarında
dadıların gezdirdiği çocuklar sıkı sıkı giydirilmiş
çıplak çınar gövdelerinde yer yer biriken karlar
telefondaki kırık ses bir gidip bir geliyordu
duyup unutuyor unutur unutmaz duyuyordum
caminin yanından bebek yoluna geçiliyor
geçtim
sandalların yanında çay içiliyor
içtim
denize attığım simite martılar üşüştü
gri mavi deniz soğuk üşüyorum
abimin sesi kırık kırıktı
benim içim üşüyordu çok üşüyordu
deniz feneri mezarlığa göz kırpıyor soğuk
eğri büğrü mezar taşlarında görünüp kayboluyor
vakit akşama geliyor mezar taşları soğuk
telefondaki ses - abimin sesi - titriyordu
bir adam balık tutuyor bu havada
balıklar oltada kıvranıyor
kovada beyaz beyaz ölüyor
adam sarı muşambasında büzülüyor
sigarası yanıp yanıp sönüyor
bilincim bir gidip bir geliyor
denizden yine turuncu bir tanker geçiyor
kaptan köşkünde “no smoking” yazısı kıpkırmızı
telefonda abim
hırıltıyla geçiyor kocaman bir otobüs yanımdan
bu havada bu yolda çok fazla hızı
ardından taksiler özel otolar kamyonlar
vızır vızır işliyor trafik asfalt kar tutmuyor
kaldırımlar beyaz soğuk
abim diyor ki
ne diyor?
martılar denizde dönüyor dönüyor dönüyor
titreyen kesik kesik ses
başım dönüyor dönüyor dönüyor
çok iyi hatırlıyorum gözümün önünde
oyun masasındaydım elli bir oynuyorduk iyi hatırlıyorum
karşımdaki doksan üç açmıştı
solumdaki muzdarip solcu elektrik mühendisi dilaver çifte gidiyordu
telefon iki kere çalmıştı cebimde uzun uzun
iyi hatırlıyorum tüm bunları
kaç eldir joker gelmediği için küfrediyordum
üniversitede rektör sekreteri zekai yanımda bulmaca çözüyordu hatta
beykoz çok net görünüyor cam gibi
“yine kar topluyor” diyor kısık sesiyle emlakçi selahattin
“akşam fena yağacak”
kağıtları öylece bırakmıştım masaya telefon çalınca
yol kenarındaki çelik halat bariyer bölüyor yolu
geçemiyor insan ne o yana ne bu yana
asfalt bozulmuş iyice
kılıksızın biri denize tükürüyor dolu dolu
kötü kötü bakıyorum o da bana
açmamıştım telefonu önce
bekliyerek nefesim kesik
açmak istememiştim
abim “sakin ol! ” diyordu heyecanlı bir sesle
sakindim
yan masada okey oynuyorlardı
sakindim
donuk bekliyordum
televizyonda bir kadın şarkı söylüyordu
abimse karımın öldüğünü
kadın gülerek acıklı bir şarkı söylüyordu
denizden yine bir tanker mi geçiyor ne
karşı sahili göremiyorum
martılar nereye gittiler dönmüyorlar artık?
“sabaha karşı.. annesi kardeşleri yanındaymış..”
uyuyormuş öldüğünde
doktor öyle demiş abimin söylediğine göre
“başın sağolsun.. allah kızına uzun ömür versin”
fener sürekli yanıp yanıp sinyal veriyordu
yeşil ara yeşil ara yeşil ara
telefon kapanalı saatler olmuştu
rumelihisarına çoktan dönmüştüm
beykoz hâlâ çok net görünüyordu
boğaziçi kirli karanlığına bürünüyordu
karım durmadan ölüyordu
tekrar tekrar ölüyordu
artık elli bir oynamıyorum
hiç sevmiyorum o oyunu
hiç sevmiyorum
(kasım ’06)
Fuat EriçokKayıt Tarihi : 3.11.2006 14:12:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
2000 yılında yaşanan bir olay bu.. Hâlâ tazeliğini koruduğunu, bu satırları yazarken derinden hissettim. Hissiyatımı paylaşmak aceleciliğinde, henüz tam oluşmamış bulduğum şiiri yine de gönderdim. Zaman içinde üzerinde sürekli çalışacağım için, olabilecek farklılıklar için peşinen özür dilerim. Bu satırları da, yaptığım yeni bir eklenti üzerine yazdım.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!