Tek Parti Kapatılmaz Şiiri - Sevinç Kavuk

Sevinç Kavuk
1200

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Tek Parti Kapatılmaz

İnsanlara toplu mezar yataklığıdır Terör boyutu
Tek ülke sorunu dahi olmayı aştığı içindir
İnsanlığa hakaret taşıyan örgütsel dış güçler bunu
Şiddetine şiddet türetime kaynağı içindir
Tek parti kapatılmaz çok yönlü şirketten oluştuğu
Dokunulmazlık kalkarsa hukuk güçlenir
Masrafı sürekli maddiyata da aritmetik olur kurulu

Ceza, sadece ıslah evine acelelik değildir belki
Kendini kendinde görmeye zaman vermeli
Arsızlığa hangi tutsaklık huzur rahatlığı olmamış ki
Kuduzluğun yorulması beklenilmeli belki
Hep yorduğu dikkate alınıyor, elbet bu ses vicdani
Tek parti kapatılmaz, özelliği nem istediği

Dokunulmazlığın kalkması ise ödün hakkı yeterliği
Halk adına ilk çareden sonraya değer bulmalı

Tek parti kapatılmaz, halk bu havlamasından usandı
Egemenlik milletindir! Duyarlığı okşanmalı
Halka olan saygıya bu bedel ödenmeye hak bulmalı

Dokunulmazlığın kalkması zorunluğu hak sağlığına saygı
Parti hukukla kapatılmaz, halktır tek çaresi
Zulmetmek hissi doysun anlayışına da belki sığınmalı
Elbette adalet halkın refah ve huzuru içindi
Can çekişen adalet varlığı keyfini alsın diye bir sabır karı
Oy paylaşmaya yaratılan zaten bir fırsatçılıktı
Bu tuzağa itildikçe düşülen çok kolay amaçlı bir kazançtı

Kasım 2007
Türk milletini acıtmaya duyarsız kalan hükümettir bu suçlu
Mecliste bu amacı masa altı süpürmek yetmez
Çareye susulmayacağını bilecek yetenektir hükümet
Hep zorlandırılarak mı yürütülendir hükümet denilen görev?
Hem harcayan hem harcatan sınıra anlayışı dahi yıpratan...
Hükümet ve görev birleşik düşünülebilecektir bir gün elbet...

Sevinç Kavuk
Kayıt Tarihi : 17.11.2007 06:27:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Var olmaya hiçbir bilince dayanmayan yıkım ruhu debelenen, kendini bozgunculukta kıvrandıran bir parti kapanmasa ne olur kapansa ne olur, sadece ihtarı bile boşa kullanacağına inatlıktan başka. İnatlığın kütüklüğünü kendileri takdim ediyorsa eğer, utanma nerelerinden uyandırılabilir ki? Utanma, bir başlayan sağlığa adım olabilirdi oysa. Hükümet diye şirketleşmeyi marifet edinmişliği, milletvekili diye dilediğimi yaparım hakimiyetine aciz heveslerine oy toplama başarılarına baş vuramayacağı edep boyamacalığı ile kazancı, bu aziz millet ne ile hak etti Tanrım? Hiç siyasi ahlak diye halk ile bütünleşmenin güzelliği adına bir çift de olsa dünya tarihine bakmaktan, bir çift de olsa ‘millet aşkı’ kelimelerinin özüne bu acizlikle dolanır mı insan? ... hep olay yaratmaktan öte gidemeyen kaba güç ağalığı mıdır, insanlığa bu cinnetin şeytani bir heves uğruna kan döken vahşeti midir varoluş karakteri? Sanıyorum Batılı diye bu anlayış bulanıklığı: Batılı anlayışında kan dökmek bir biyolojik var olma amacı deniliyor daha hala çatışmak için, büyük balık küçüğü yutar ve doyar karnı sömürgesiyle iştahlı insan mahlukatları, Allah’a kulluk etmeye isyan ediyor. Toplu mutluluk bağışlayan barış, tebessüm hala bir saflık ve fitne, bozgunluk hala bir marifet diye besleniyor, hep bunu yapan batılı denileceğine utandırılmamak için sürekli bilgide zayıfları kışkırtmaktan haz alıyor. Bu acizlikleri kınamak neye yarar, savaşmak kaçıncı dünya katliamına nedendi… Ve çağımızda toplu kıyımları hangi iştahla efelendiler demeye midesi bulanmamlı insanın... benim bulanıyor ama... Allah ıslah etsin bu pislikleri… Buna karşı insani öfkeyi bastırmanın da mutlak bir sınırı olacaktır… Allah sabır versin, korusun insani vicdanı yüklenenleri… iki kuruş gösterenin peşine seğirtmekle sattığı ruhuyla, bağımsızlık karakterinde çöküşmekten kendini kurtaramayacak o sefillikte kuduz gibi ya güçsüzlere saldırmak, ya insani değerlerin yaşadığı yöreyi kükremeye meydan diye kullanmanın bu edepsizliğinden Allah’a ve bağımsız karaktere sığınıyorum deme şansı, hep barınmış ve korunmuştur insanlık şerefinde ve hep daha barındırılan ve korunan adil bir ulus varlığının asilliği olacaktır bu şeref… Yaşam ölümle sınırlıdır, insan nankörlüğü ve zalimliği de eğitimle önlenebilir sınırda sabırdır. Sanıyorum Batılı diye bu anlayış bulanıklığı zaman zaman tanımlanmalı. Hatta, hiç sevmez Batılılar bilgili tartışmayı, ama bir yolu bulunup, tarihi, karakteri, ülke bağımsızlığı, insan karakteri bağımsızlığı kağıt üzerinde kullanılmayan, ama uygun bir soygunculuk fırsatına kullanılması gereği bir sohbet, kendi halklarını aydınlatma, kütükçe yordurulmaya çalışılan ulus toplumlarına bir teşekkür hakkı olabilirdi. Her ülke toplumunu eğitmekle sorumludur. Eğitim ve bilgi bir bilgiçlik, imtihanda alınan not yüksekliği veya düşüklüğü olamaz. Ülkeler arası vahşeti neden bu çok bilenler uyguluyor diye sorulur bu durumda... En baştaki ne derse en sondaki de aynısını der gücü acaba, tarihi acıtan ruhlarına özsaygı yoksulluğu mu, yeterli bir güven anlayışı mıdır? Eğitim zayıflığı, neden en çok karmaşaya boğulan, kolayca sürüklendirilen oluyor düşüncesi de biraz dinlendirilmeye olanak bulabilir. Sömürgenin ülkeler arası ile ülke içinde hükümdarlık keyfiyeti mi acaba bilgiden yoksuldur, halk mı diye bir düşünce şansı da hürriyete kavuşur. İnsanlığa hürriyeti daraltmak, düşünceyi hürriyete boğmakla başlar deniliyorsa da, yanlıştır bu. Tek hür olan düşüncedir. Tek özgür olan ve özgürlüğüne hakim olan ise zamandır. Bunlar çok çok ince birer nüans ile fark edilirler. Bu nüans Türk ulusu sadeliğidir. Sadelik hep genç ve taze bir yeniliktir. Çağdan çağa bir emanet varlığıyla korunan hassaslık bu nüans verileriyle emeklerdir. Değmez tek parti kapatmaya. Tek parti kendini kendinde tanımaktan utancını saldırdıkça, Batılı vahşetlerinden bu basitleşme örnekleri biraz düşünmeye değerlenirilebilir. Yabancılar kanunu neredeyse hemen her yıl keyfiyete göre değişir Avrupa’da. Yabancı teriminin yabaniliğe uyarlığı her aritmetikte analiz edilmeye değer. Türkiye’de yaşayıp da Türk yok dedirtmeye bu yabaniliğin benzerliğini de açımlayabilirim neredeyse sadece bu konu içeriğinde daha… Dokunulmazlık kaldırılmalı, bu kaçınılmaz bir zorunluluktur. Parti kapatmak ama hukuka değer bir konu olmamalı. Hitler partisi, hatta hükümet olarak, Nürnberg mahkemesinde kapatılır elbette. Çünkü, onların gidip eteklere sürtükleşecek başka Avrupa’ları yok. Onlarda, bilgisi yüksek olanın az olanı hakir görmesi de yok. İç düşmanlığı onlar yaratmıyor veya onlara iç düşman yaratılmıyor diye de algılanabilir ki, her ikisi de üstün birer güzellik, tarihimizin adil ulus varlığını taşıyan uygarlık asilliği bu değerlerdir. Bir Dante’yi okudum diye aydın sıfatını kendine kazandırma acizliği de tartışılmalı sanıyorum. Aydın bilgeler dünya güzelliğidir, dünya varlığıdır onlar. Evrensel duyarlığa güzel iletişimlerdir. Bir Göktürk-Oğuztürk-Atatürk tarihi bu dahilerinin önderliği ile korunmaya değer ulus varlığıdır. Unesco, umarım koruma altına almaya değer güzellikler olarak nitelemeye yücelecektir.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Mehmet Çoban
    Mehmet Çoban

    Cumhuriyet devri 27 yıl tek parti olarak devam etti. O dönemlerde değişik görüşlere partiler kurdurup hemen kapatıldı.

    Ülkemizde ihtilal yapmak, parti kapatmak, Cumhuriyet döneminin en belirgin özelliklerindendir.

    Büyüklerimiz bu topluma böyle öğretti.

    İşine gelmeyeni sustur. İşine gelmeyeni kapat.

    Onun için parti kapatmama konusu Cumhuriyet olma özelliğine aykırıdır ülkemizde. Cumhuriyeti anlamak demek, parti kapatmayı da bilmek demektir.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Sevinç Kavuk