Aslıda
Kırgın bir nağmeydi kulağımdaki
Perdeler
Duvarımın lilası
Kırlentlerimin pembesi
Halımın deseni
Usulca silindi
Parmakuçlarıma değen yıldızların bolluğunda
Ciğerlerimi bir kenara sıkıştıran
Ilık-serin bir yaz gecesi
Dalgaların hipnoz eden sesleri arasında
Göğüs kafesimi yararcasına doğdu
Aslında
Hüzün boldu
Ürküten ayak sesleri
Sinmişlik çökmüşlük getirirken
Senaryolardan zamanın ortasına
Gözyaşı damlarken
Fincanlar falların ağırlığıyla
Bir bir çatlayıp
Telve cezvesine firar ederken
Çalınmış bir anlık
Kısacık
Silindi gerçek
Tuzla yıkanmış çakıl ufağı
Serin kumlarda dolaştı çıplak ayağım
Meltem toplayıp yakamozun dinginliğini
Uzanıp
Usul usul öptü omuzlarımı
Bu sefer yumuşacıktı kayalar
Tırmanırken eğildi önümde
Hiç nazlanmadan mehtap geldi ellerime
Hanımeli kokusu danstaydı nefesimle
Ve ılık-serin bir yaz gecesi
Üşüdü hayallerim
Sıcaklığını sararsın diye bekledim
Kolların uyuşmuş mu sevdiğim
Sustu kırgın nağme
Perdelerim
Duvarımın lilası
Kırlentlerimin pembesi
Halımın deseni
Döndü yerli yerine
Tek benzerlik
Özlem dizboyu
Hâlâ gece
Hâlâ gece...
(10 03 2008)
Aslı DemirelKayıt Tarihi : 10.3.2008 01:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!