Tazeydi Yüreği Şiiri - Behçet Elcik

Behçet Elcik
232

ŞİİR


6

TAKİPÇİ

Tazeydi Yüreği

Tazeydi yüreği,
mimikleri sevgiyi, nefreti,algılardı.
Sevgiyle bakan gözleri,
nefret kokan gülmeleri,
İmalı sözleri,
yüreğine gömmesini yeni öğrenmişti.
Her söze bir cevap, saklardı içinde.
Karanlığın ölümünün ışık olduğunu,
Nefretin ölümünün sevgi olduğunu,
Hasretin ölümünün kavuşmak olduğunu,
Acının karşılığının mükafat olduğunu,
bir vaizden dinlemişti.
Umutlu idi acısından,
Gecenin en karanlık anında şafağın söktüğüne şahitti defalarca,
Ümitsizliğin çaresizliğin, Rahmanın inancında yasak olduğunu,
Her derde bir derman olduğunu,
Sırların gün yüzüne çıkmayan sırrını bilmişti,
Kalbinde taşıdığı sırrını sakladı yıllarca, kendinden bile,
Bir gün içine sığdıramadı acısını,
gözlerine sirayet etti acısı,
Yanağından dökülen yaşların, rahatlattığını keşfetti,
Bazen rahatlamak için ağlardı,
Göz yaşlarını içine gömmesini öğrenmek istedi,
Muvaffak olamadı.
Bir gün acısını bir kaleme yükledi,
beyaz sayfalara acısını söyledi,
Binlerce cümle, yüzlerce satır,
milyonlarca harf döküldü kaleminden.
Kalbi ile kalemi aynı konuştu hep,
Kalemi bir müddet ağlamayı unutturmuştu ona,
Bu da yetmedi, yetemezdi zaten,
Hep kader derdi acısına,
bir gün kaderi okudu, anladı ki
Kader engel değil, kavuşmasına.
Her derde derman varsa,
her geceye bir sabah varsa,
Elbette ki acısına çare, çabada saklı,
Yolları inşa eden elbette yürümek için inşa etmişti,
Bahr da yürünmez ama yüzülürdü,
Yollar yokuş olsa da çıkılabilir, en sarp dağa'
Hoş dağcılarda misal idi zorlu yolculuğuna,
Bir gün gözü bir ayete takıldı,
Eğer vermek istemeseydim, istek vermezdim kuşkusuz,
O halde bu ayet kavuşmasına kesin delil değil'miydi?
Elbette ki delil,
en kesin ve en büyük teminat idi, Rahmanın bu vaadi.
Hayallerine Hülyalarım dedi,
Ümidi Hülyası,
Acısı Hülyası,
Kavuşmak istediği Hülyası,
Tek arzusu derdine ilaç, Hülyasına kavuşmak.
Şimdi acısının en karanlık anında şafağı beklemekte,
Doğacak güneşi Hülyası, onun.
Şafak kızıllığı fehm ile gösteriyor kendini,
Ey üzerime sökmek üzere olan şafak, artık sende İnan kendine,
Karanlık kuytularda kaldı,
bir daha sönmemek üzere.
Yüzümü aydınlatan Nur,
bekliyorum seni, bulutlar çekme önüne.
Ey acıma merhem yar,
Ey cehenneme dönen dünyamı cennete çeviren yar,
Ey Rahmanın istettiği en büyük duam,
âmin deyişime cevap ver.

Behçet Elcik
Kayıt Tarihi : 21.5.2013 23:00:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Tazeydi yüreği, mimikleri algılardı. Sevgiyle bakan gözleri, nefret kokan gülmeleri, İmalı sözleri, yüreğine gömmesini yeni öğrenmişti. Her söze bir cevap, saklardı içinde. Karanlığın ölümünün ışık olduğunu, Nefretin ölümünün sevgi olduğunu, Hasretin ölümünün kavuşmak olduğunu, Acının karşılığının mükafat olduğunu bir vaizden dinlemişti. Umutlu idi acısından, Gecenin en karanlık anında şafağın döktüğüne şahitti defalarca, Ümitsizliğin çaresizliğin, Rahmanın inancında yasak olduğunu, Her derde bir derman olduğunu, Sırların gün yüzüne çıkmayan sırrını bilmişti, Kalbinde taşıdığı sırrını sakladı yıllarca kendinden, Bir gün içine sığdıramadı acısını, gözlerinebsirayet etti acısı, Yanağından dökülen yaşların, rahatlattığını keşfetti, Bazen rahatlamak için ağlardı, Göz yaşlarını içine gömmesini öğrenmek istedi, Muvaffak olamadı. Bir gün acısını bir kaleme yükledi, beyaz sayfalara acısını söyledi, Binlerce cümle yüzlerce satır milyonlarca harf döküldü kaleminden. Kalbi ile kalemi aynı konuştu yıllarca, Kalemi bir müddet ağlamayı onutturmuştu ona, Bu da yetmedi, yetemezdi zaten, Hep kader derdi acısına, bir gün kaderi okudu, anladı ki Kader engel değil, Her derde derman varsa her geceye bir sabah varsa, Elbette ki acısına çare, çabadacsaklı, Yolları inşa eden elbette yürümek için inşa etmişti, Bahrda yürütmez ama yüzülürdü, Yollar yokuş olsada çıkılabilir en sarp dağa' Hoş dağcılarda misal idi zorlu yolculuğuna, Bir gün gözü bir ayete takıldı, Eğer vermek ismeseydim, istek vermedim kuşkusuz, O halde bu ayet kavuşmasına kesin delil değilmiydi. Elbette ki delil, en kesin ve en büyük teminat idi Rahmanın bu vaadi. Hayallerine Hülyalarım dedi, Ümidi Hülyası, Acısı Hülyası, Kavuşmak istediği Hülyası, Tek arzusu derdine ilaç Hülyasına kavuşmak idi. Şimdi acısının en karanlık anında şafağı beklemekte, Doğacak güneşi Hülyası onun, Şafak kızıllığı fehm ile gösteriyor kendini, Ey üzerime sökmek üzere olan şafak artık sende İnan kendine, Karanlık kuytularda kaldı, bir daha sönmemek üzere. Yüzümü aydınlatan Nur beklenmektesin bulutlar çekme önüne. Ey acıma merhem yar, Ey cehenneme dönen dünyamı cennete çeviren yar, Ey Rahmanın istettiği en büyük duam, âmin deyişime cevap ver.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Ole Fin
    Ole Fin

    'tazeydi yüreği' afiyet olsun o halde:)
    'iyi kalpli' ifadesinin üst üste çakışmayan ayna görüntüsüne benziyor sanki..

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Behçet Elcik