Tarlabaşı
Ilık bir eylül sabahı
yağma artığı ev eşyaları
ırzına geçilmiş köşe taşları
kırılmış kapılar sokak ortasında
ve ürkek azınlık bakışları
ve fırtına sonrası pişkinliği
bilirkişinin...
Tarlabaşı! Tarlabaşı!
Önce insanlara insafsızlık
sonra binalara insansızlık
sokak lambalarına mil çekildi
ılık bir eylül sabahı
yarım asır öncesi
cahil
katil
hırsız
vicdansız
Faşistanbul...
Allahından bul ulan istanbul.
Tarlabaşı senin çocuğun
o ılık eylül gecesi
dükkanı yağmalanınca kaçan
sonra Yunan'da manav açan
en sonunda kendine kıyan
Yorgo
ve
Yorgo'nun
boş evine sığınan
Hasan da senin çocuğun...
Kendini satan Eleni de...
Diyarbakır'lı Süleyman da
şimdiki adıyla Rüya
yani Rüya
Diyarbakır'lı süleyman
onikisinde köyde İstanbul rüyası gören
kırmızı parlak elbiseli hani
hani bulvarda beklerdi
büfenin önünde...
Rüya da senin çocuğun İstanbul...
İstanbul'dan olma
Tarlabaşı'ndan doğma
istanbul oğlu Rüya.
Eski adı Süleyman'dı hani.
Hani Peşkirci Sokak'ta kestiler
gecenin üçünde boğazını.
Bağırtısı Fıçıcı Apti'den duyulmuş.
Sakallı Hayriye Abla söylediydi
kimin kestiğini.
Belediye gömmüş ölüsünü.
Hani
kolu zabıta
ayağı dozer olan.
Neyse ki neyse
şimdi dünya harbi sonrası
Avrupa şehirleri gibi Tarlabaşı.
Asırlık tuğla duvarlar
imana gelmiş secde ediyor plazalara.
Çöpçüler kem gözleri süpüremiyor sokaklardan.
Bozuk para ekiliyor toprağına
Amerikan Doları biçilecek bir yıl sonra...
Tarlabaşı ne tarlaymışsın
dönüşeceksin
hazır ol.
Süleyman gibi
hani
peşkirci'de boğazını kestikleri
hani adı sonradan Rüya olan
köyünde istanbul rüyası gören süleymanın sonraki hali gibi
Fıçıcı Aptiden Hayriye'nin duyduğu hani
kırmızı parlak elbiseli
yirmibeşinde kıydılar canına
belediye kaldırdı ölüsünü...
Sahi senin adın ne olacak tarlabaşı?
Dönüştün diyelim
senin adın ne olacak?
bir bir şeyin başı olacak neticesinde.
Tarlabaşı
ırzına geçtiler
Tarlabaşı.
Ilık bir eylül gecesi gibi
yarım asır öncesi gibi
Küçük Hristo'nun anası gibi
ırzına geçtiler Tarlabaşı.
Bir yıla kalmaz amerikan doları biçilecek sokaklarından
Rüya'nın gırtlağını keser gibi
Yorgo'nun dükkanı yağmalar gibi
hristonun anasının ırzına geçer gibi
bir eylül gecesi gibi...
Kayıt Tarihi : 23.2.2013 01:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!