“Bu şiir Afganistan’da şanlı ordumuzun BM Barış Gücü’yle birlikte görev yapan kardeşlerim Ömer ve Eşref Torun’a adanmıştır”
Asya’nın mazlum yurdu, acılı coğrafyalar,
Feryada acı ekler, zorba çetin hülyalar,
Güneşin ihtişamı vurur Hındukuşlara,
Ağlar Afganlı çocuk! Nida gökte kuşlara!
Bin vatan kalbi atar, derin kara göklerde.
Nice güneşler doğar, sevdalı yüreklerde.
Bu gece bulutlarda güneş uykuya yatmış,
Gümüş tepsi dolunay ona bir buse atmış,
Dağları, ovaları ne güzel süsler.
Nisan yağmuru papatyaları besler.
İnsanda uyandırır, en güzel hisler.
Arı olup size konsam papatyalar.
Alıp sizi yâre sunsam papatyalar.
Üzeri boydan boya meşeli dağlar,
Ilgıt ılgıt, rüzgâr eser neşeli dağlar,
Sıra sıra uzanır köşeli dağlar,
Elvan elvan çiçeklerle döşeli dağlar
Oy dağlar dağlarda tepeli dağlar,
“Hz. Mevlana’nın 737.Vuslat yıldönümü anısına”
Yükselir neyin sesi, yürekte aşk busesi,
Aşkın semazenleri, acaba Belh neresi?
Her dem aşkın haresi, ciğerdedir paresi,
Rize Verçenik’te,
Doruk en yüksekte,
Verçenik’te vitir,
Allah bir, Allah bir,
Doğa selama durur.
Dalda çamaşır kurur.
Kalbim küt küt vurur.
Güzel bahar gelince,
Uçurtmam hızlı uçar.
İki gönül bir olunca,
Gel hele gidek dağlara.
Aşk kalbimize dolunca,
El ele gidek dağlara.
Serin eser imbat yeli,
Kalbim,adını andığım zaman
Yanardağlar misali yanar;
Acısını çıkarmak istercesine yılların,
Geçen zamana inat
Yanında kalmak istiyorum her zaman
Uyanıp gecenin bir yarısı
Sonbahar dağların tepesinden, batacak güneşe benzer.
Artık vakit çok dar, yaşlanmış göçüp gidecek eşe benzer.
Hayali geç kalmış, asla gerçekleşmeyecek düşe benzer.
Beşer hayallerle koşarken, yarım kalacak işe benzer.
(HİKMETLİ DÖRTLÜKLER)
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!