Uzakları sezer benin gözleri
Sürükler beynimi geçmişin közleri
Sığ kaçar unutanların sözleri
Olmayan dertlerim yüzeye çıkar
Müzikse refakatçidir her zaman
Atlatılmış sorunlar
Ayna
İçi aynayla kaplı bir kuyuda,
Aynadan oluşan bir insan.
Anladığını sanar ki görüyor.
Gördüğünü sanıyor.
Başkası
İnsan kendini oluşturabilir birinde:
Ancak kendisidir başkasında varolan.
Dinginliktir başka şeyin kirinde,
Kendiliğin izine yâr olan.
İşte yine yolun sonundayız.
Sığındık aklın limanlarına,
Felaket tellalını defettik.
Onca uğraşımız sonuç buldu,
Ve sonunda huzura erdik.
Ama bu ermişlik,
Batan geminin içi
Ben insanım.
Ben savrulanım.
Sessizce derinlere batan,
Bir geminin kaptanıyım.
Bir Anlık Silüet
Taştı durdu nehirleri,
Aldı doğa alacağını.
Aştı durdu şehirleri,
Çıktı tüm tepeleri.
Kara bulutlar sarıyor her tarafı,
Onu arıyorlar ve talan ettiler etrafı.
Onun ise, dişlerinde saklı fıtratı.
Perde arkasında umutla bezeli küf yığınları,
Aklını sezdi sezeli buldu belaları.
O çağırdı karaltıları,
Çakıl Taşları Gibi
Algılayış bir virüs gibidir.
Her zaman olmayan bir kişiliği var eder ve seni ona dönüştürür.
Eskiyi bilemezsin, ki zaten bilmen onu geçmişten ayırır.
Duyular, gözlemler, düşünceler, anlamlar gibi şeyler hep bir virüs gibidir.
Son ve tek çare benim.
Her şeyin çözümü, ve sorunu benim.
Varolan her şeyim ve bir şey değilim.
Battıkça yukarı çıkan aklî iradeyim.
İki kere kendimim.
Dervişlik Akar Hayattan
Olmuşa boyun eğenler gibi;
Kurban edilmiş parçalar,
Ölerek doğan canlar,
Fıtratı sûkunla örülü kayalar,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!