İnsan kimseyle konuşmadan
Nereye kadar gidebilir?
Her günü aynı geçen;
Düz insan hayatı,
Ama seni onlardan ayıran,
Sonsuz kölelikten insana varınca,
İnsan kendini özgür sanacak
Tekrardan sonsuzluğa akınca
İnsan da devrilmeye mahkum olacak
Her eylem öncekini tetikler
Aldığı meziyetten mahrum kalan,
Göreceği eziyete tâbi mi tutulmalı?
Hakikatin hezeyanlı çığlığına susan,
Ötecek ağzına şevkli mi davranmalı?
Sarf edilen emeğin heyelanı,
Sesleniş
Ey aptal devinim!
Beni anlamsızca sürükleyeceksen
Alsaydın ya bilincimi!
Ey aptal devinim!
Solgunluk
Yekpare solmalıyım artık,
Serzenişlerimden usandım.
Biçâre solmalıyım artık,
Her gün,
Aslında Sisifos'un tepeye çıkma çabasıdır.
Gün boyu didinir kayası için,
Kayası da ona içkin.
Emelleri tekerrür etse de,
Yatmadan önce,
Arayışımı kutsadım ben.
Asırları devirmiş insanlık adına,
Arayışı kutsadık.
Her türlü ganimeti bizim nezdimize,
Görünür kılan,
Bizden ayrı oluşu,
Her şeye bir son mu vermeliyim?
Yoksa yazgımı önüme mi sermeliyim?
Belli belirsiz ışıklar var önümde.
Yanıp sönüp duruyorlar.
En azından elimde,
Şuanlık görünür bir yanılsama var.
Uydurduk
Tanrıyı adaletsiz diye yargılayamayız,
Adaleti biz uydurduk zaten!
Dünyayı kötü diye yargılayamayız,
Kötüyü biz uydurduk zaten!
Yaşayan
Hayasızca bir yaşam gibi;
Tertemiz kapılara sürünen,
Kendisiyle dans eden,
Ve hayata hain olan o kişi,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!