Hasret ufuklarından doğacak
Parlak bir güneşi bekledim
Yıllarca.
Yaprak hafiften kımıldasın istedim
Sessiz ve ılık rüzgârlarla beraber.
Yağmurlar
Ağustos sıcağına inat yağsın
Çatlak ve kurumuş toprakları dövercesine…
Söndürsün aynı zamanda
Alev alev harlanan yürek yangınımı.
Hayli zaman bekledim umudu.
Kâh bir kulak çınlamasında,
Kâh bir telefon sesinde,
Kâh güvercin kanadında..
Belli ki beyaz karanlıklar kuşatmış etrafını.
Gönül kapısını çivilemiş en kalın kemiklerine.
Kanla doldurduğu hendekler kazmış çepeçevre.
İçinden geçen bütün duygulara karşı çıkarak
Ve asice.
Metruk bir virane
Terk edip gittiği gönül yurdu.
Cirit atıyor bir baştan bir başa
Başıboş yarasalar.
Örümcekler
Tereddütsüz örmüş en sağlam ağlarını.
Mesken tutmuş kargalar
Bülbül sesleriyle inleyen
Bir zamanki gül-i zârı..
Yazgı alnıma değil, yüreğime yazılmış.
Lügatler çare olmuyor mana derdime.
Umut uçağı bir meçhule çakılmış.
Ebediyyetler ulaştırır belki onu
Soğuk ve tar u mâr kabrime.
Kayıt Tarihi : 4.11.2007 20:26:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (2)