dudakların gözlerime yapışınca daha da bir güzel olurdun iri yarı gözlerine şahit olunca kendimi ahirette sanırdım altımızdan lavanta kokulu ırmaklar akardı hurma bahçelerinde birlikte yellenirdik sevgilim Tanrı’nın sesini duyardık hiç konuşmazdık utanırdık çırılçıplak gezmeye üşümemek için birlikte ateşe tapardık
başımızı güneşe yaslardık
Tanrı'nın sesini duyardık
üşümemek için günahlarıma sarılırdın
saçlarına toprak sürerdin
Tanrı gibi kokardın
kalbimin sesini duyardın
söhbet baharından söz baharından
deyirem vetenin birce qış günü
yaxşıdır qürbetin yüz baharından.