Tam da Zamanı

Gel sevdiğim, bir güzel kelâm eyle,
Adını anmanın tam da zamanı.
Sıladan gurbete bir selâm söyle,
Hatırda kalmanın tam da zamanı.

Gönlün kimi derse, onu dilesin,
Yanar yürek; sönmeyecek, bilesin.
Giden geri dönmeyecek, gülesin...
Hasreti silmenin tam da zamanı.

Ne baharı gördük, ne yazı gördük,
Seneler geçiyor, yozlara döndük.
Araya zamansız bentleri ördük,
Çağlayıp akmanın tam da zamanı.

Hasret dereleri çağladı, aktı,
Ne hayaller kurduk; devirdi, yıktı.
Gözyaşı, yüreği dağladı, yaktı...
Dağlara çıkmanın tam da zamanı.

Ömür hasadını yığdık harmana,
Ölsem de varamam derde, dermana.
Firariyim; boyun bükmem fermana...
Yarayı sarmanın tam da zamanı.

Ozan Firari/
Zöhre Eylem Yıldırım/19/01/2009/İzmir