şeb-i yelda ilk kez sahi
şeb-i yeldam oldu
yandı içim yana yana
tarumar oldu
canım gönlüm seni
zihnim parça parça ,pare pare
vicdan çekerken sorgu suale
kemiriyor içten içe
kimliksiz her düşünce
ve her nefes sebep ,zir ü zeber e
sükunet ak velvele karaysa
sükunetten yanayım amma
ah fısıltı...
bir sen başa bela
iki renkli hayat tayfı
bu ne azap...bu ne çile
ya siyah ya allı dünya
gökkuşağı diplerinde
haykırırr evren;
mizan , nizam
gözteremez zerre intizam.
ve hakikat arayan her hay
elbet bulur
el-cevap
Mısralara sığdıramam gibi
Tek cümlelik içimi.
Anlayan yalnız beni
Lütfun ya İlahi
Dost misali seccadem.
ya dökün acımasızlıkları
ya büsbütün yutun lafları
ya gösterin silahınızı
ya da bir zeytin dalı
ziya gerektir varsa eğer karmaşaya
ikililik ziya olur her canlı varlığa
yin yang çözülür kutsal ana varınca
mutlak sürur ...beden kalakalınca
armoniden yoksun düz yatay bir doğruya
rehavet rüzgarları
eserken üzerime
tatlı iltifatları
saklayın kendinize
daim ileri derken
Zarifikir meltemi
Erdem güneşi altında
Bulutsuz bir hüzün
Ve açtı bir gökkuşağ
Ben alçak bir tepe
tebrik ederim