Vur dibine sancıların,
Aşk her şeyden güzeldir.
Savur neşe kemendini boynuma,
Sık sıka bildiğince
Boğ bir kaşık suda.
Çatlak sevgiden yüreğimi;
Ayağımıza takılan taşları seyrettik seninle,
Yıldızlar düşünce gökyüzünden,
Derin bir oh çektik,
“Nasılda yandılar” diye...
Ve uğuldayan rüzgârın sesindeki sen,
Ve düşmanımın gülen yüzü,
Ve annemin ağrıyan başı...
Sen!
Ekmeğimin yavan tadı,
Yalanlarımın ortağı,
Çalınmış bütün gecelerin perisisin sen.
Bölünmüş bütün ekmeklerin kırıntısı,
Umudun saklandığı yaşsın,
Yüreğimi kızartan yüz,
Söylenmiş bütün sözlerin ağırlığısın sen.
Şüphenin kız kardeşi,
Çoban yıldızım, in gökyüzünden!
Suçum ne söyle?
Iraklara yatırıp gözlerimi,
Seni düşlemek mi bilmem.
Bütün ışıkları kararttım,
21.08.2003
Seni ezberlemek istiyorum...
Gel dolaşalım satır aralarında,
Sanma ki,
Seni teslim edeceğim!
Zalimlerden zalim bilmeyesin beni,
Kırkikindi yağmurları gibi gel,
.En esrik halinle gel bana,
Seni kovmak istiyorum,
Arada küfret,
Yemekten şikayet et,
Laf et aklında kalanları
En zorba yüzünle gel bana,
Ve sen ürkek kuş;
Kanat çırpıp uçmaktasın maviliğe,
Karanlık geride öksüz,
Işık yanında umut...
Yüreğinde sevda şarkılarıyla
Kıyıya vurmaktasın.
En ucuzundan ne varsa al.
En sevmediklerini bırak yanı başıma...
Sıkıldın mı yaşamaktan, beni ölüm say;
Düş kollarıma!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!