Gün gelir,
Yüzmek istemezsin karşı kıyıya,
“Bekleyenim yok” diye.
Dökersin zülüflerini
Tek bir teline kıyamazsın;
Dizilirken yokluklar boğazıma,
Seni düşlerken buldum kendimi.
Dedim ki;
Acıkmak bu olmalı
Kaybetmişken en sevdiklerimi,
Kızlarımız vardı güneşe koşan,
Erkeklerimiz vardı...
Ümitlerimiz vardı yolda bıraktığımız,
Sancılarımız vardı,
Yalanlarımız vardı içimizi acıtan.
Karların üzerinde örtüler dolaşır.
Kışların üzerine öfkeler bulaşır.
Koşup koşup sarılamadığım,
Susup susup konuşamadığım
Şakaklarına düşmüşüm yine.
Ne kadar inkar etsen de aklındayım.
Koca şehirde
Hep bizim sokakta yakalanmaktasın
Şakaklarına düşmüşüm yine.
Eski defterleri toplayıp getirmişsin;
Üç kez düşünmek diyorum buna.
Seveceksen; üç kez düşüneceksin.
Sevdiğini söyleyeceksen; üç kez...
Kızacaksan üç kez
Şımartmak mı geliyor içinden,
Üç kez...
Kapa gözlerini,
Ve gülümse...
Saçların tuz kokarken hatırlamalıyım seni,
Ellerinde gelincikler varken,
Dudakların ismimi hatırlamalı durduk yere.
Kapa gözlerini,
Dalında kurumuş,
Toprağı örtmüş hazan.
Büyüdüm!
Sen anamdın
Babam,
Sevdam...
Kılıçlar gözyaşlarının gölgesindedir.
Acıların adı yoktur senin gibi.
Bir parça kefen,
Biraz toprak
Ellerine verir,
Ve alır ellerinden.
Kulak memendeyim,
Birazdan boğazına sarılıp,
Yüreğine demirlerim...
Titreme turna,
Kanatlarında pireler,
Diz kapaklarında kireçlenme var...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!