Bir kurbağa kadar yeşil-tepeden tırnağa yeşil
Gözleriyse göl göl
Ama hiç bir kıpırtı da yok yaşadığına dair
Sefil midesinin feryadıyla guurk diye
Ses çıkıyor cılız gövdesinden
Seni doyurmak deveye hendeği atlatmakla paralel
Şok şok var da yok uzaya uzayanlar
Varla yok arası aynı yerlerde dolaşıp da karşılaşmayanlar
Dünya çok büyük
Haydi diyelim gökten gül yağar da
Kimin kafatasına düşer- düşer mi düşer
Kimine yangın külü kimine gül
Hayalle gerçek ikiz kardeş taklalar atarak
Sabah cimnastiğinde sahildeler
Hayal sahilde sanıyor kendini ikiziyle
Gerçek kafasında sıcak bir ıslaklık hissediyor
Başını kaldırıp baktı
BİR TAHTA KUŞ
HAYAL GEZİNİRKEN GEZİNİRKEN
Bilye bilye kara gözlü ayakkabı boyacısı çocuk
Oğuşturuyor üşüyen ellerini
Piyango satıcısını
Kestaneciyi de gördü- gerçek ter içinde nefes nefese
Koştu bir çeyrek bilet aldı iki yüz gram kestane
Sonra başladı mı zihinsel bir seyahat
Sinyaller gidip gidip geliyor
Hayal kafasında yanık kokusuyla düşündü ki- olsa olsa kısa devre yapar
Sonra yine gerçeği sıkıştırıyor- boyacıya ver onları
Tekrar tekrar gerçeğin omzuna dokunup kendine de al kestane
Çok güzel kokuyor
Bu kadar da nefsini körletme- İkisini ona ver-
Biri sana kalsın
Kayıt Tarihi : 14.12.2015 00:36:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)