Taht-ı Ra Valli Şiiri - Elçin Öztürkoğlu

Elçin Öztürkoğlu
12

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Taht-ı Ra Valli

İstanbul’un kaçıncı değişen yüzüsün?

Ellerin
Asya üzerinden Avrupa sırtını okşar

Bana da bir kez dokun…
Bir kez olsun bak hatta!

Medeniyet tanımayan aşkın kollarında
Salınıp duruyorum her iki kıta arasında

Yalvar yakar bir dilenci oluyorum
Kapanarak ayak parmaklarının ucunda

Bir kez olsun bak Allah aşkına!
Bir kez olsun bak bana!

Ruhumun kamburuna sığınıyorum
Karanlık yerlerin ürkütüyor beni
Omzuma attığım ceketimin kolundan
Umudum yağıyor karla karışık olarak
Kelimeleri, kimse benim gibi kullanamaz
Hiç kimse benim gibi şiir de yazamaz
Yine de anlatamam sana kendimi ulu orta
Çağın değişen hükümdarlarına
Değişmeyen hükümlerini de anlatamam
Alıp gidemem kendimi saçlarım sende iken
Gidemem bir yerlere
Tırnaklarım sende uzar iken
Çaresiz mi çaresiz başımla ben
Tahtına da göz dikemem…
Ve böyle şiirler yazar iken ben
Vezirinden adımın harfi de çıkmaz…

Şiir, küçük şeylerle mutlu olabilme işidir

Ne vezir bilir bunu
Ne vezin anlatır vezire huyunu

Bırakalım gitsin dünyayı bildiği yere
Bir avuç toprak değil mi hepsinin sonu?

İstanbul! Şehirlerin tanrısı ey kutsal mekân!
Aşkımın mezar taşısın, iki gözümün nuru!

Topla eteklerini kirpiklerimin ucundan
Toparlan da git ey koca Bizans oyunu!

Konstantin’den kalan yanlarınla git!
Osmanlı’dan hatıra erguvanı al da git!

Nasıl bir karmaşadır bu, hiç bilemem
İstanbul mu sevgili, sen mi İstanbulsun?
İki kıta arasında deliren zavallı ruhum
Hangi taşa sürünse paramparça olur!
Elini ver bana, bir kez olsun bana dokun
Çekildiğim ücra köşeleriyle İstanbul’un
Gözlerinden bana bak bir kez olsun!
Yemin dersen yemin olsun!
Nasıl istersen işte aynen öyle olsun!
Ama bir bak eriyip giden kemiklerime
Bir su gibi nehirlere karışan sözlerime
Sevdiğine yanan yüreğime bir bak!
Hay gözün kör olsun!
Düşürdün işte beni yine bir şiir bendine
Boğuldum gidiyorum…
İstanbul, senden bir aşk alacağım olsun!

Elçin Öztürkoğlu
Kayıt Tarihi : 15.6.2009 22:30:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Halit Beşvakit
    Halit Beşvakit



    Taht-ı Ra Valli

    İstanbul’un kaçıncı değişen yüzüsün?

    Ellerin
    Asya üzerinden Avrupa sırtını okşar

    Bana da bir kez dokun…
    Bir kez olsun bak hatta!

    Medeniyet tanımayan aşkın kollarında
    Salınıp duruyorum her iki kıta arasında

    Yalvar yakar bir dilenci oluyorum
    Kapanarak ayak parmaklarının ucunda

    Bir kez olsun bak Allah aşkına!
    Bir kez olsun bak bana!

    Ruhumun kamburuna sığınıyorum
    Karanlık yerlerin ürkütüyor beni
    Omzuma attığım ceketimin kolundan
    Umudum yağıyor karla karışık olarak
    Kelimeleri, kimse benim gibi kullanamaz
    Hiç kimse benim gibi şiir de yazamaz
    Yine de anlatamam sana kendimi ulu orta
    Çağın değişen hükümdarlarına
    Değişmeyen hükümlerini de anlatamam
    Alıp gidemem kendimi saçlarım sende iken
    Gidemem bir yerlere
    Tırnaklarım sende uzar iken
    Çaresiz mi çaresiz başımla ben
    Tahtına da göz dikemem…
    Ve böyle şiirler yazar iken ben
    Vezirinden adımın harfi de çıkmaz…

    Şiir, küçük şeylerle mutlu olabilme işidir

    Ne vezir bilir bunu
    Ne vezin anlatır vezire huyunu

    Bırakalım gitsin dünyayı bildiği yere
    Bir avuç toprak değil mi hepsinin sonu?

    İstanbul! Şehirlerin tanrısı ey kutsal mekân!
    Aşkımın mezar taşısın, iki gözümün nuru!

    Topla eteklerini kirpiklerimin ucundan
    Toparlan da git ey koca Bizans oyunu!

    Konstantin’den kalan yanlarınla git!
    Osmanlı’dan hatıra erguvanı al da git!

    Nasıl bir karmaşadır bu, hiç bilemem
    İstanbul mu sevgili, sen mi İstanbulsun?
    İki kıta arasında deliren zavallı ruhum
    Hangi taşa sürünse paramparça olur!
    Elini ver bana, bir kez olsun bana dokun
    Çekildiğim ücra köşeleriyle İstanbul’un
    Gözlerinden bana bak bir kez olsun!
    Yemin dersen yemin olsun!
    Nasıl istersen işte aynen öyle olsun!
    Ama bir bak eriyip giden kemiklerime
    Bir su gibi nehirlere karışan sözlerime
    Sevdiğine yanan yüreğime bir bak!
    Hay gözün kör olsun!
    Düşürdün işte beni yine bir şiir bendine
    Boğuldum gidiyorum…
    İstanbul, senden bir aşk alacağım olsun!

    Elçin Öztürkoğlu



    rabbim arzusu olanların sesine karşılık versin. mutlulugun doruguna ulaşmak için dualarımız var kabul et .ya ulu mevla. sevdir bize sevdılkerini. yerdir bize yerdiklerini. yar ve yardımcımız ol.şairlere ılham ver. bizede kıssadan hisse almayı nasip et..slm olsun elçin hanım


    Cevap Yaz
  • Salim Erben
    Salim Erben

    mükemmel bir kalem
    özü sözü anlatımı
    şiir paylaşımı
    hani bir yerden güneş dogar ya
    farklı eser rüzgar ya
    hani bir dağ başında
    gök yüzü derinliklerin de
    yıldız toplayan türküler var ya
    işte öyle yürekten yazılan
    güzel başarılı bir eser olmuş
    kutlarım şairin yüceliğini

    salim erben

    Cevap Yaz
  • Can Abdullah Yıldırım
    Can Abdullah Yıldırım

    Nasıl istersen işte aynen öyle olsun!
    Ama bir bak eriyip giden kemiklerime
    Bir su gibi nehirlere karışan sözlerime
    Sevdiğine yanan yüreğime bir bak!
    Hay gözün kör olsun!
    Düşürdün işte beni yine bir şiir bendine
    Boğuldum gidiyorum…
    İstanbul, senden bir aşk alacağım olsun!

    Sonuna doğru kendimi bu güzel şiirin heyecanına kaptırdım yüreğine sağlık arkadaşımız

    Cevap Yaz
  • Hüseyin Özcan
    Hüseyin Özcan

    şiir çok güzeldi..İstanbul dan ayrı bir İstanbul lu ve İstanbul sevdalısı olarak çok duygulandım bu şiirden...hasretim depreşti sevdama ..

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (4)

Elçin Öztürkoğlu