Bir metre boy bir metre boyun
Aman Yarab bu ne biçim durum
Sarıya boyanmış uzun saçlar da olmasa
Endamı olmuş her başa bir sorun
Kırmızıya boyanmış dudakların
Allık vurulmuş uzun yanakların
Gülüşün kurtarırken yüzünü
Sanki aklı gidiyor manyakların
Hep hesap ne bir bağa pırasa
Ne bir bağa üzüm yaprağı
Hep kalıyor aklı öpmek için toprağı
Sarsa da aklını ömürcek yumağı
Gidersin bu diyarı terk edersin
Aklımdakini uçurup yok edersin
Girsen de koynuma ucvumu alıp içine
İşin bitince sonra şaka dersin
Oysaki ne güzelde havalanmıştım
Balon gibi
Gökyüzüne süzülüp rüzgârın savurduğu
Yere doğru
Sürüklenip gidiyordum mutluca
Bir an da balon patladı
Bütün hayallerim karardı yavaş yavaş
Taa ki parçalanıp Marmara Denizi’nin üstüne
Yağmur damlalarının düştüğü gibi
Karıştı gitti tuzlu suya
Dağılıp yayıldı Marmara’ya
Bir anda kaybolan
Gördüğüm güzel düşler gibi
Seçilemez berraklaşamaz
Acemi âşıklar gibi
Arzularım öpüp sevmekti
Koklayıp hissetmekti sevda gülünü
Ne güzelde uzatmıştı bedenindeki dalını
Sormadan demeyecekti sonra soracaktı halımı
Hayali bile güzel olurdu heveslerimin
Hafif geçse de kalır izi yüzündeki hislerinin.
Kayıt Tarihi : 8.3.2008 21:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!