Babam, anam
birgün,
şehvetin şerbetinden içip,
kendinden geçip,
doğaya uydular.
Ben istemedim doğmayı.
Anası büyütür, el alır gider.
Çiçeği burnunda gül, benim anam.
Bir garip yolcudur, nereye gider?
Yolun açık olsun var, benim anam.
On sekiz yaşında ana olmuştu.
Sen,
Ala şafaklarda,
Açık penceremden,
Odama dolan,
Seher yeli kadar serin,
Sevdası, inadına derin
Bir avuç tuz ile basma yarama.
Seni benim kadar kimse sevemez.
Bende var olanı elde arama.
Seni benim kadar kimse sevemez.
Sürmeli gözlerle bakma birine.
Sözünü tut!
Unut.
Diyorsun.
Bizimki boş hayal, umut.
Diyorsun.
Nasıl unuturum sıcaklığını.
Yıllanmış bedenleri,
balta yemiş çınar gibi
deviren
yüreğimi kemiren
kuşku
ve
Akşam olur şivan yıkar odamı.
Kimse bilmez benim belam, gadamı.
Kurşun ne ki, dert bitirir adamı.
Elin yarı, yar olmuyor adama.
İlenirim kaderime, gadama.
Bu gün yine gördüm o, nazlı yari.
Varıp kapısına durasım geldi.
Titredi dizleri tutmadı yeri
Uzanıp elinden tutasım geldi.
Güneş ışığını gördüm gözünde.
Ben ararım, gökte uçan kuş ile.
Sen de eller ile çiçek toplarsın.
Sevgi ile sevda ile düş ile.
Şimdi eller ile çiçek toplarsın.
'Ağbeyim ol.' Deyip, çekip gidersin.
Beni
Benim servetimi
En iyi sen bilirsin
Bilirsin ki
Servetim sendin
aşkın elinden kaçılmaz..sen aramazsın o seni arar bulur..yürek bir kez yanmaya görsün..işte o zaman aşkın elinden kutulamazsın..yüreğine kalemine sağlık...10 ant..
evet sevgili olmasa hayatta hiçbirşey u güzel olmazdı...yüreğinize sağlık.....