Bir şehir yıkılıyor içimde
Ben altında kalıyorum bu sessizliğin
Mahkemeler kuruluyor
Ve ben yargılanıyorum
Ben tehlikeli bir adamım
Ne zaman güneş açsa
Ne zaman yağmur yağsa
Hazırlıklar yapıyorum
Her çocuk dünyaya gelirken korkar
Ve ağlar
Bilmez dışarıda ne nimetler var
Öyle hazin bir dert ki bu
Ne ismi var ne de kimseye anlatılır
Ayağa batan küçücük bir diken
Her adımı güçleştirir
Acı bir söz dudaktan çıkarken
Acı bir kahve kadar leziz olmayabilir
İkimizde aynı yüzle
Aynı pencereden bakıyoruz dünyaya
Bize ayrı ayrı bakanlar
Aynı yüzü görüyor
Şimdi seni sevmem gerek.
Her şeyi bir kenara bırakıp,
Sana yönelmem gerek.
Bir de o, onu unutmamalı.
Belki bir şeylerden
Vazgeçmem gerek.
Karanlık çöküyor
Ben lal oluyorum
Bir kentin kapısından içeri girdiğimde
Kuşlar neden susuyor bahçelerde
Fırtına çıkıyor denizlerde
Aşk ile yaz muhterem
Yaz ki akıp gitsin cerahat
Kirden temizlensin
Rahatlasın kalbin
Yaz
Yazmak hacamat etmektir
Yosun ve deniz kokusu burnumda,
Kalbim senin sahilinde.
Başımı döndürür dalgalar.
Kararsız…
Bulanık…
Yazın kokusunu almıştım aslında.
Saat ikiyi geçiyordu
Her şey her zamanki gibiydi
Moda sahilinde yürüyenler
İskele camisindeki ressam
Ahırkapı’da gemiler




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!