Çok şey söylemek istersin de,
Boğazında düğümlenir kelimeler.
Dilin çarpar istemsizce yüreğine,
Yüzüne vurur, çıkmayan lekeler.
Yüce gönül, etmez olur beş para,
Zaman sarartır yeşil yapraklarını.
Bin pişman olsan da bulunmaz çare,
Açamazsın, gurur vurulmuş dudaklarını.
Bir biblo gibi taştan farkın yoktur.
Dermanı olmayan derde belenirsin.
Adın güneş olsa da, kıştan farkın yoktur.
Kum gibi dağılır, kalbur ile elenirsin.
Neden ile keşke arasında gider gelirsin,
Anlamını yitirir mazide kalan ömrün.
Kendini dipsiz kuyularda bulursun,
Yardım çığlığı atamaz tükenmiş sabrın.
Duaya kalkan ellerin boş döner huzurdan,
Hayalden öteye gitmez yastığa koyulan başın.
Can çırpınırken, yediğin zamandır hazırdan,
Kutlamasını yapamazsın, yeni girdiği yaşın.
Tesadüfler çalmaz kapını eskisi gibi,
Yürüdüğün kaldırımlar, duraklar boş kalır,
Farkın yoktur, durma öyle elbise askısı gibi,
Susmuş candan geriye, yosunu çıkmış taş kalır.
Ömer BAYCAN 01.09.2025
Kayıt Tarihi : 1.9.2025 14:48:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!