“Neden” dedi? (Haliç’ten gözlerini bir balıkçıl gibi sarkıtarak.)
“Neden ben değil de ‘o’? ” (Keskin bir bakışla hançer gibi
keski bakışlarını.)
Sustular!
Tıpkı konuşacak bir şeyi kalmamış insanlar gibi yol boyun-
ca sessiz yürüdüler.
Tanışmıyorlardı sanki. Usulca bir yalnızlığı benimsediler.
Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul!
Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.
Ömrüm oldukça gönül tahtına keyfince kurul!
Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.
Nice revnaklı şehirler görünür dünyada,
Devamını Oku
Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.
Ömrüm oldukça gönül tahtına keyfince kurul!
Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.
Nice revnaklı şehirler görünür dünyada,



aslında bu uzun soluklu gibi görünen okurun 10 dakikasını alan metin, topu topuna 1 dakika bile değildir belki. yaşanmışlıklar uzun sürer, hatıralarda öyle
bazen doğru cümleleri kuramamak bazen de uzun suskunluklar yarım bırakıyor aşkı.. ama arada geçen ifadeler, öyküsüyle ve okuyucuya bırakılmış soru işaretleriyle, tekrar başa döndürüyor.. çok güzel bir denemeydi, kutluyor, saygılar sunuyorum..
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta