SUSKUNUM ŞİMDİ
Yüreğim bir serçe misali ürkekti
Dolaşırken karanlık sokaklarda
Gecenin sessizliğinde kaybolmuştu
Çocukluğumun en saf, en sade en temiz yanı
Esen bir fırtınanın dört bir yanımı sarması ne ki
Nefesiz kaldım sen yokken
Sen varken de umutsuzlukla acırdı içim
Arşınladığım yolların ülkemin
Bir başıma
Yüzüme çarpıyor sert bir sonbahar rüzgârına benzerdi sözlerin
Geceyi adımlarken yüreğim buruk ve gözlerim hüzünlü
Susuz ve sensiz kalmıştım kan ter içinde
Yara izi bırakmadan öldürmüştün sakince
Kör bir bıçak kullanmıştın terdut etmeden
En derinine sokmak istercesine
Suskunluğum yüreğime
Üzgünüm şimdi
Kuskunluğum kendime
Bir adım ötemdesin elim kırık
Aynı şehrin caddesinde yürüyorduk habersizdin
Kulağın sağır, gözlerin kördü
Duymazdın
Görmezdin, görmek istemezdin kendince
Bir zehir fincandın içtiğimde
Sarıldığında eritin beni sinsice
Yüreğim avuçlarımda seni beklerken
Hançer oldun, kurşunlu bir gecede
Sevgidir denilen, aşk koymuşlar adına
Kimine göre hoş
Kimine göre güzel
Kimine göre var olmanın anlamı
Yaşamın tanımı
Onsuz yaşam kurur, insan ölür diyorlar
Oysa kötülüğün kaynağıdır gördüğümde
Acının tarifsizliğidir hissettiğimde
Ölümün sebebi olur çoğu zaman duyduğum de
Susuz kalmışım, yaralı bir savaşçı misali şimdi
Sevgi denen kötülüğün çemberine düşmüşüm sessizce
Bir ahtapotun avını sarması
Ruhum tutsak
Çırpınıp dururum umutsuzca
İntiharım olursun bir gecenin karanlığında
Gözkapaklarım yorgun gökyüzüne bakarken
Susuyor, susmak istiyor sözlerim…
19-10-2010
Amed
Hekim SerhatKayıt Tarihi : 20.10.2010 13:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)