Şimdi seninle biz farklı masallardayız
Sürreal iki portrenin yansımasıyız
Yahut bir ispanyol mızıkasıyız
Sen eski bir sanat eserisin müzelerde sergileniyorsun
Ben tuş takımları bozulmuş göçebe bir akordiyon
Sen bir mandolin takımısın orkestralarda
Ben orkestra şefi olmak isterim ya da bir obua
Başlıyor marşımız,seslerimiz karışıyor seninle
Bir olunca
Şimdi seninle biz İstanbul vapurunda iki martıyız
Hesaplaşmışız güvertede,bizden hallice yaşlı bir akbaba ile
Akbaba söyle neden hep ağlaşırız diyorum
Bu kadar çaba bir gün ölmek için mi,sana yem olmak için mi?
Deniz fenerinin ışığını bile görmez olmuşum
Güverteden gelen sesi duymuyoruz seninle,bir olunca.
Sonra yönümü denize döndüm farkettim ki
Sen bir yunus balığısın kıvrıla kıvrıla yüzüyorsun
Ben sahilde bir şarapçı oluyorum hemen
Umutsuz bir adam oluyorum
Sonra deniz yanmaya başladı birden,
Ulan dedim deniz yanar mı?
Kafam güzel belki de düş gördüm
Sen ateş olmuşsun,bedenimi yakmaya geliyorsun
Oysa direnmiyorum,
Yanmışım zaten diyorum
Bir olamadıkça.
Kayıt Tarihi : 22.1.2022 23:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!