yürüdüm..
zamandan ve mekândan münezzeh gözlerim
ve alacalı balçıklardan yontulmuş esmer yüzümle
kuşatıcı bir uğultuya dönüştü Allah
henüz ne elma tadı ne varoluş sancısı
çınladı bütün ruhlarım malum soruyla
'elestu birabbikum'
Sevgilimsin , kim olduğunu düşünmeye vaktin yok,yapacak
işleri düşünmekten
Kalabalığın içinde kalabalıktan biri
Gecenin içinde bir yıldız, yitip gitmiş çocukluk gibi
Sevgilimsin,ak dişlerini öpüyorum, aralarında bir mısra gizli
Dün geceki tamamlanmamış sevişmeden
Devamını Oku
işleri düşünmekten
Kalabalığın içinde kalabalıktan biri
Gecenin içinde bir yıldız, yitip gitmiş çocukluk gibi
Sevgilimsin,ak dişlerini öpüyorum, aralarında bir mısra gizli
Dün geceki tamamlanmamış sevişmeden
İsyan ile sabrın arafında
Aczini idrak eden bir kalp kırığı...
...
Ne kutsal bir yürüyüş bu...Ne dolu bir şiir. Kaleminize takdirle...tebrikler.
Yahu bende kendimi siir yazar sanardim...
varoluş ve yokoluş arasında, 'hiçbir mekan' isimli bir kumbaraya atıldım.. biriktim ..biriktim ..
biraz cennetiz
biraz cehennem
biraz da araf...
belli ki şair sağlam...
ve sağlam şiir..
tbrklr
'elestu birabbikum'dan...Kafka'ya....
Ve 'diyafram çivileri' şiire damgasını vurmuş...
'yaralı kırlangıç hikayesiydim belki de'
yırtıp
yırtık göyneğimi
kırığını sarayım güvercinimin
hemen şimdi!..
sevgiyle......
şiir yazamayandan, bazı notlar olsun kardeşime..
ingilizcedeki ''the'' şeklinde harfitarif anlamında kullanılan ''Bir'' sözcüğü o kadar çok kullanılmış ki şiirde, tezelden ayıklanması gerekiyor bir çoğunun...
Bir de ingilizlerin Well dediği,bizde konuşmacının düşünme aralığı kazanmasına denk düşen ''eeeee'' diye uzattığımız düşünme adacıkları, alanları oluşturan kelimeler var..
şiire, şairene atmosfer kazandırdığı düşünülür bu kelimelerin..oysa, belki, henüz, biraz, şimdi gibi mısra önlerinde, trenlere istasyonlarda makascılık yapan kelimeler vardır ki koymasak ne kaybederiz derim bunları çoğu zaman
sürekli ifratlıklara yaslanmak..hele hele tefritlere gitmeden..
ifrat ve tefrit hali insanda doruk coşkulara, doruk tükenilere tekabül etmez mi..doruk coşkuların tekrarlanamaz büyüsü de onların nadir kullanılması gerektiği sonucuna götürmez mi bizi..
hayat ve şair pratikte ve genelde normaldir..ama norm dışına çıktığında diğer dışa çıkamayanlara fark atar şair..o halde fark atan yani müteferrik vasfının büyüsünü de bozmamanın yolu o'nu yerli yersiz dile düşürmemekten geçer sanırım
cezbe yi aşmak derinliğin şiarındandır..şair cezbe çığlığı atmadan okuyana cezbe çığlığı attırandır desek mesela...
Efsaneler, mahrem inanışlar, folklör şiirin içinde erimezse sıkıntı vardır..bu anlamda şiire düşman olurlar diyor cemal süreya..
mesela bedri rahmi folklörle resim yapmıştır, şiir yazmıştır
ama eriyip yeniden kalıba dökülemediği için, ham ögeler halinde kalmıştır yazdığı devşirme kelimeler metnin içinde..
:)))))))))))
sen boşver..yazmana devam et..
şiiri çok sevdiğimden kıskandım mı nedir? ? ? ? saçmaladım işte
Harika bir duruluk içinde şiir alıp götürüyor insanı, eksik parçalaı tamamlandığında tek başına bir kitap olacağına eminim! .....
''şimdi ne pervin ışıldar fikrimde ne de süreyya
biraz Buhari'yim sanki biraz ruhunu döven Kafka..'' bu ruh hali kitabı tamamlayacaktır.Bunu en sonunda aç derim.Sen de bunun farkındasın Şair! ...
Şiiri ve şairi tebessümle selamlıyorum.
Bu şiir ile ilgili 9 tane yorum bulunmakta