Gözlerindeki yakın ve uzak cennete dokunuyorum
Rüzgar başını bir yana çeviriyor,
Tıpkı bir annenin
Omuzuna ağır ve yorgun düşlerini yüklediği an gibi
Eşsiz bir samanyoluna ulaşırcasına
Uzaklaşıyorsun o an için.
Gözlerin,onlar tıpkı bir çiğ damlasını andırıyor
Berraklaşıyor ve aniden kayboluyorsun;
Ruhun kayıp giderken sensizleşiyorum.
Tüm yeşil çayırlarım göz yaşı döküyor ardın sıra.
Ender ziyaret ettiğim o ülkem, geliyor
Ve yerleşiyor yerine,
Acı ve tatlı
Yerleşiyor.
Tüm yel değirmenleri çıldırıyor!
Belliki onlarda ağlayışıma eşlik ediyor,
Hep bir ağızdan şarkılar,ilahiler söylüyoruz
Gidişine..
Ve dikenli böğürtlenlerin kokusu
Boş yeşil vadiye yerleşiyor
O an,ne mi oluyor?
Çocukluğumu yakınlaştırıyor,
Sanki tüm bedenim
Çoğlarak bir film şeridinin içine sıkışmış,
Kuşlar özgür olmalı,
Ülkem özgür,
Rular özgür,
Ve hiç bir beden sürgünleşmemli,
Anılar hiç bir zaman hazan yaprağının
Acı istilasına uğramamalı.
Çocukluğumu çıkarıyorum oracıktan,
Köprücük kemiklerim canımı yakıyor
Sanki bana ait değillermişcesine,
Un ufaklaşıyorum;
Sanki karanlığa benden önce gitmişler gibi
Yorgun ve ıslağım,
Artık gitmek istiyorum,
Mavi ülkemin gün batımına.
Şair Meral&Meri
25/06/2012/
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum