Suretler Yolculuğu Şiiri - Poyraz Can

Sessiz bir Nisan akşamı dışarıda çisil, çisil yağmur yağıyordu.
Pervazları olmayan penceremin kenarında ,
ve söndürülmüş Mehtabın karanlık gözlerinde.
Yine bir yolculuğa hazırlanıyorum ;

Suretler yolculuğu. Dağınık başlamıştı oysa gece .
belli belirsiz şüpheler içinde , ve yavaştan adım sesleri duyulmaya başlamıştı.

Şimdi başlıyorduk açılıyordu Giz perdeleri. Damlalar damlalar .. Pencereme çarpıyordu sanki bir savaş içindeydiler.
Nasıl olurdu, Oysa ki birbirinden habersizlerdi. Yukarıdan aşağı inmeye başlıyorlardı.
usul usul hepsi farklı bir yol çizerek beliriyordu.

İşte şimdi Mehtap da açmaya başladı gözlerini,
olması gereken gibiydi her şey
Suretler; aç,doyumsuz ve kıskanç suretler..

Her bir damla birer birer yüz çiziyordu birbirinden farklı
kahkaka atan,çığlık atan,ağlayan,gülen,kızan suretler, ve dönüşüyordu herbiri binbir surete.

her düşen suret bir sonrakini takip ediyordu, ve birbirlerini yutuyorlardı.

Aman Allah'ım bu bir yarışmıydı , yağmur hızını arttırıyordu,
sanki suretleri kamçılıyordu ve daha da hızlanıyordu.
evet evet , kendi nazarlarında bir yarıştı bu; birbirini ezen yutan ve kovalayan yarış , Suretler, yarışı

Nizami bir düzene uymayan Kuralsız ve acımasız birbirlerini parçalarcasına, ense köklerinden sürüklenen suretler.
Şimdi bir bir maskelerini düşürmeye başlıyorlardı.

Mekanların ve mekansızların asıl sahibi gelmişti.
Hırçın yağmur, yavaş yavaş dinmeye başlıyordu.

suretler ; bir bir yok oluyordu.
Perçemleri sokağın kaldırım taşlarına ilişiyordu. Penceremin kırık pervazından kilit taşlarına Doğru yol alıyordu ama kovalamaca bitmiyordu.

Çünkü almamıştı nasibini Canavar Suretler
oysa Gittikleri yer aynıydı, neyin kavgasıydı bu

Güneşin doğuşuyla kuruyacaktı hepsi,
Toprak Ana alacaktı koynuna herbirini, ayrım yapmadan
büründükleri suretlerine bakmadan
belli belirsiz değil. bir Nizam içinde kuralları dahilinde adaletli ve şefkatli davranacaktı, Bu bir son değildi, bir başlangıçtı, Suretler ölüyordu pişmanlığın acziyle, topuk izi alınmamış suretler.. ölüyorlardı ...

öneri fon : masar -fon müziği