Samimi siyahlar, samimiyetsiz gökkuşaklarından daha renkli.
Ve hasret gözyaşları, soluk tebessümlerden..
Ve sen, öylesine imkansız
sarılmak istenilen
nâif bir kelebek.
Ayağımdaki tüm damarları hissederek,
yürüyorum kaldırımlarda.
Ey karanlık gecelerin köpeği,
Gözlerinden okuyorum hüznü, bakma öyle.
Yine bilmiyorum neden boşluktayım.
Sokak lambası, neden titriyor ışıkları?
Sessizliğe bürüdüm bir akşam üstü bu ruhu.
Âh ne deveran, nasıl bir bocalayış..
Bir köre siyah içinde ne renkler görebileceğini anlattım.
Bazı â'mâlar zeki doğar.
Senin siyahî sevdana vurulduğumu anladı.
Sessiz, tamahkâr, ve de sâkin,
Yürüyorum, kaldırım taşlarını sayarak.
Huzur doluyorum adım adım, lâkin,
Bir nida kopuyor o an, ''Arkana bak!''
Ben insanım, her şeyden muzdarip olurum,
Herkes unutur sanıyorsun ya,
Seni unutmak haddim değil.
Konu sen olunca bunamaya hiç niyetim yok.
Biraz ayrılık kimseyi kırmazdı.
Ve etmezdi mutlu, bir lahza sevdâ.
Ne dersin Süheyla?
Mutluluk çok mu zor?
Yoksa bu kâinatta kavuşmak bir bize mi haram?
Kilitliyiz Süheyla..
Uykumu böldü bir tıkırtı, odamın kapısı karanlık
Mumlar söndü, dönük sırtı, karanlıkta bir sanık.
Gözlerimi yumup açtım, gözlerimi açıp yumdum,
Ayağımı buzlar kesti, soldurdu beni kuruntum.
"Ölüm" dedi bir ses, attım tiz bir kahkaha.
Bir ukde var göğsümde
Bir kör sevda, bir âmâ aşk.
Bilemiyorum nerelere varıyor,
Onun için çektiğim âhlarım.
Sahi, neden hep sevdiklerim kesiyor
Tek gidişlik biletleri.
Nihayetinde anladım..
Şu hüznüme merhem o yârdır.
Belki ondan uzanan bir el,
Belki onunla uzak bir diyârdır.
Üstüne üstüne gelir ya her şey,
işte sanma ki dünya dârdır.
Yine gün çekilmiş, insanlar susmuş,
Sen varmışsın gibi sanki bu şehir.
Gecenin sisli bulutları sokaklara düşmüş
Sana kaçacakmışım gibi kolluyorlar.
Korkuyor, sana gelmeye ürküyorum.
Ve ben yazıyorum, yine hüzün dolu.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!