Söyle! Ey sonumu sonsuzlukta gideren,
Kalbimin noktasından, bana bak diyen,
Gönül esintilerini, gözlerle süsleyen,
Gece karanlık kuytularında ,bir güneş pırıltısında, sözlerime can veren,
Bulunurken kaybettiğim , kaybedince ,bulunduğum sevgili,
Gözlerinden bir el uzanırcasına çek beni
Tamah nedir, bilmem ben, sevgilinin tarlasından ,
Hangi lehçe, hangi lisandan geçer, kanma ,
Dut yemiş bülbül gibi, sevgilinin dudağından ,
Badeyi içenin, bahsedilmez lisanından ,
Darağacındadır gönlüm, ha düştü ha düşecek ,
Kalıpsızlık her kalıba oturmakla mümkün, tek kalıpla tek kişilik ancak bencilleşmemize, bu bencilleşme de bizi Allah’ tan uzaklaştırmaya ve savrulmuş insan profili ortaya koymamıza iter.
Allah kalıpsızdır, lakin her kalıpta mührü vardır. Teşbih ve tenzihin birleştiği, iki denizin birleşmediği lakin iki denizin de aynı kaynaktan beslendiği yerde birleştirmiş oluruz.
Susuz çöllerde ne kadar gezinirsek çölün çirkefliğini, suyun azizliğini o zaman anlarız.
Ölmek ,akmış zamandan hayata ,
Işık olmuş ,son durak gözlerin
Bülbülün ,gözlerinden bakmış sevdaya ,
Gülü görmek için ,
Şebnem tanesimi ,gösterir bülbülü ?
Sevdaya ortak olan ,gözler mi?
Kızıllığında gözlerim, gece yarılarında ,
Senin için olmasın mı ,güle değer ?
Gözlerimde açar ,geceleri güller,
Sabahları ,kalbime çekilir kızıllık ,
Yakar leyl ateşi , kavuşmak için ,
Vuslatım ,gecelerde sana ey aşk ,
Kalabalıkların iki nağmede yazdıkları harfleri ,
Teker teker kelimelere kim döker, söyle,
Akşamları bulutlar azıcık da olsa çöreklenirken, kalbime,
Bir ışık hüzmesi ,aralayıpta gözlerim gözlerine, döner mi söyle ,
Yavaş yavaş derenin sesine, söyle duyduklarımı ,
Söyle ,anlatırmı , her gece duyduklarımı,
Yeni şiirler bekliyoruz..harika bir üslup ve enfes bir anlatış...cümleler arasindaki insicam mestetti beni...biraz imlâya dikkat..
Rabia hanım şiirlerini inceledim..ben de yenilerini bekliyorum..merakla...ve heyecanla...