Bilmiyor gibi durma;
İçimdeki çocuğun sana nasıl yandığını.!
Bilmiyor gibi durma;
Tanrı divanında Sultanlığını.
Bilmiyor gibi durma;
Meryemsi tebessümlerde saklandığını.
Ve bilmiyor gibi durma;
İsa makamında 7 kez kutsandığını.!
Doğrudur Sultan-ı Zehra, doğru
Ben bir şairim , şairim ama,
Yetmiyor benim şairliğim
Sana olan sevdamı yazmaya.
Yetmiyor benim şairliğim,
Senin semavi güzelliğini anlatmaya.!
💫💫
Söyler misin bana ?
Hangi şiir ? hangi mısra ?
Nasıl anlata bilir ki;
Senin siret-î ekber güzelliğini.!
Hangi merhametsiz duygu
Hangi ufku kızıl deryanın
Aşka yasak limanından
Yelken açabilir ki sana.
Sen ki; İsa makamında sevilmiş
Hz.Meryeme yoldaş seçilmişsin.
Sen ki; Zamanın bedevi karanlığında
313 mavi süvariyle
Rabbi Hüdaya Nefer edilmişsin.!
Şimdi hangi havari, hangi mûnadî,
Sen kadar yakın olabilir ki ?
Son dünya hükümdarı Hz.İsaya.
Şimdi Hangi can ?
Hangi şair feda olmaz ki;
Yüzü Rabbe dönük olan ,
Sen gibi Semavi bir Sevdaya !
Şimdi Hangi kalem kırılmaz ,
Hangi barikat aşılmaz ki;
Sen gibi bir Sultan-ı Zehraya...
💫💫💫💫💫
💫💫💫💫
💫💫💫
💫💫
💫
Yazar Şair : Ali Murat (Murat Demirel)
Murat DemirelKayıt Tarihi : 11.4.2023 13:10:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İstanbul’da bir anlık ilhamla kaleme aldığım bir şiir
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!