Kara dağlar, ardında
Kuşlar ötüşür,
Çiçekler açar,
Güzel bir hayat, geldi...
İlkbahar gelince,
Bu hayata sen gidersin, arkana bakmadan,
Ama ben gidemem, çünkü bende yürek var.
Sendeki yüreğin nasırlaşmış gibi, işlenmiyor,
Ama bendeki yürek, hala kayıt altına alıyor...
Uzakta bir çiçek gördüm, adı menekşe idi.
Yanına yaklaştım, kokusunu içime çektim, farklı idi.
Benzemiyordu, öteki çiçeklere acaba nedeni neydi.
Baktım etrafıma, her tarafımı menekşeler sarmış idi.
Aşağıya eğildim, koparmak için ama yapamadım.
Yalnızlık gecelerimde elektrik kesintisiyle süslenmiş eşyalar dolu bir oda da oturmaktayım.
Tavanın beyaz oluşu adeta, bir güneşin parlaması gibi ruhumu aydınlatıyordu. Odanın içi o kadar sessizliğe bürünmüştü ki yüreğimin sesini duyabiliyordum. Başımı hafif sağa çevirerek salona doğru baktım, sanki güneş batmış ama gökyüzüne ay çıkmamış gibi zifir bir karanlık çökmüştü...
O karanlığın içine yönelmeye başladım, yavaş adımlarla yürürken birden ayağımın altında sızlanma olduğunu fark ettim. Aşağıya doğru eğildim, bunun sebebini neydi diyerekten bir oyuncak olduğunu anlamıştım.
Saniyeler sonra yoluma kaldığım yerden devam ederken, bu sefer divanın açıkta olan demir bacağına, ayağımın başparmağını vurmuştum. Acısı beni adeta büyülüyor, hareket bile edemiyordum. Kendimi yere atarak iki elimle ayağımın başparmağını ovuşturuyordum...
Dakikalar sonra sızlama geçmiş, fakat burnuma farklı kokular geliyordu. Ayağa kalktım topallayarak bu koku nereden geliyordu diye burnumla derin nefes almaya başladım.
Bu koku aslında kötü bir koku değildi, aç olan midemin açlığını gidermek için gerekli olandı.
Senin için sene, bugün bitti, gitti ömründen
O gün bugün, bir gün mutlu olabilmek için, hayatta
Ne günlerdi, zaman diliminde geriye, gittiğin zaman
Güzel günlerinde vardı, üzüntülü günlerinde, derinlerde
Üstündeki ağırlık, damarlar yoluyla gelir, yürekten
Lakin, bugün senin günün, içinden gelecek gülme, hevesiyle...
Yaylanın çimenin de çiçek olur,
Hayat bazen çiçeksiz insanlarla dolar,
Dönüş karamsarlık gibi olsa da,
Ayrılıkta vazgeçilmeyen bir sorunu kovalar...
Kadırga'nın başında gelir oturur kızlar,
Sevgin ile deli oldum,
Yüreğime seni koydum,
Sana göre hayatımı kurdum,
Seni seviyorum, birtanem...
Rüyalarıma hep sen girdin,
Gönlümdeki bu sevdalı sıcaklar,
Ruhumun kederinden, gözlerim ağlar oldu.
Ağlıyorum derinlerden, gelen seslerinle
Bana neler olduyor, bilmiyorum...
Yüreğimdeki yaralar, nasır bağladı
Ben kimim; Beni bilen var mı yada beni tanıyan, gören...
Uzaklara giden bir yolcu gibi gurbetciyim.
Aslında yaptığım yorumlar belirsiz. Beni tanıyan varmı?
Ben Muamma'yım...
Ben kimim;
Aklıma ve gönlümden gelen yazıları yazarım, aslında ben Muamma'yım...
İnsan bazen gitmeli gurbete,
Arkasına bakmadan gitmeli,
Özlem acısı gelince aklına,
Kendine sormalı anılarını...
Gidişin bir nedeni vardır elbet,
Gerçekten güzel bir duygu burada şiir paylaşımlarımı bulundurmak...
Şu ana kadar böyle bir site başka bir yerde görmemiştim. Bir şair gibi istediğim şekilde şiirlerime yer veriyorum...
Her şairin bir hayatı vardır benimde var tabi bunu kısa bir şiirler yazmak isterim;
Şair olurum, ke ...