AKROSTİŞ…
Ay karanlık bir gecede düşer yollara bu yorgun gönül
Yine eylüller geçer, turnalar gibi, uzak diyarlara…
Şimdi rüzgâr ateşi var mısralarımın dilinde
İçimdeki umutsuzluğun hüznünü sessizce yakıp
Gecenin geçilmiş derin bir saati…Masamda radyom,bir elimde yarısı çoktan tükenmiş nescafem… Ayaklarımı sandalyeye uzatmış, dudağımdaki sigaramdan derin bir nefes çekiyorum …Bir anda taaa gerilere, çocukluğuma doğru yolculuğa çıkıyorum.Başım duman duman anılar yumağı…
Anılarımdaki sisler bulvarı yavaş yavaş aralanarak bu günkü hayatımın alt yapısını oluşturan boyası yer yer dökülmüş beyaz çitlerle çevrili,düzenli büyük bir bahçe içerisinde,çardaklı,iki katlı,kâgir büyük bir ev ….
Evin girişinde,eve tırmanıyormuş hissi veren misler gibi kokan,yediveren güller…Her açmak istediğimde çok zorlandığım,devâsa çift kanatlı oymalı,ahşap bir cümle kapısı…Alt pencereleri dışa doğru,bir çocuğun rahatlıkla oturabileceği kadar kavis yaparak aşağıda birleşen süslü pencere demirleri,kapıyı açabildiğinizde koccaman bir sofa ve sofaya bakan bir sürü odalar…
Altta,depo gibi bir yere inen merdiven ve dip tarafta sizi üst kata taşıyacak olan; çok hoşlandığım her basışımda her basamağı farklı “gıcırt gıcırt”ses çıkaran ahşap, yıpranmış,sevimli bir merdiven…
Ve çocuklarını büyütmüş,evde tek başlarına yaşayan karı-koca;
halam ve eniştem …Ve sebebini bilmediğim,6 yaşındayken burada yaşamam gerektiğini söyleyerek bırakılan; çelimsiz, zayıflıktan kemikleri sayılan Almancı bir ailenin kızı …
TUNALI HİLMİ’DE.
ben seni,titreyen bir kalp ile beklerken,
sen uzaklardan el salladın bana..
ben seni boyun bükük özlerken
sen şiirler okudun, okuyorsun 'aşka' dair..
gök kubbeden düştüm
üstüm,başım toz ve dağınık…
şimdi,
yürüyen tek şey zaman
ben ise,koştuğumu sanıyordum
oysa,olduğum yerde sayıyor ve sadece seyrediyorum
gri bulutlar karşılarken güneşi gözlerinden,
Mavilerin
Üzgün ve sarıydı renkleri
Oysa,hazırdım kendimden geçmeye
Tutuşan gözlerimin ruhu,bir küheylân edâsıyla,
Alev alevdi fışkıran nefesi…
hüzünlü melôdiler düşüyor bir bir mor heybeden
bense,tüm şiirlerime dalıp gidiyorum kaçışlarımda
her kavşakta “aşk engelli” tabela çıkmak zorunda mı karşıma
iptidai zindanlarda boğduruluyor arabesk kavgalarım
güze bakan bir hüzün yerleşir hayatımın sinemalarına
gözüm kapanıp,başım hafifçe yukarı kalkarken
###___
Ey yüzü mâhım,
içime girdiğin yerden çıkart beni; gözlerinden…
###___
***HAYÂLİ SEVGİLİYE SİTEMLER….*****
***arafta bekleyen şaşkın ruhlar gibiyim;
Papatyam….
düş sokaklarımın sahibi
sessiz çığlıklarımın sebebi
kış Senle sıcacık yüreğimde şimdi
gözlerin düşüyor yüreğime
her biri iki gül dalı
Dilerim göyaşlarınız mutluluktan olsun,hüzünler şiirlerde kalsın.Tebrikler üstad.
sen bekleyen olmamışsın hiç....belli..
bilsen....bilsen bekletmezdin 'mavi'ni beni..
gül kokan bir kalbin kırılan mavisiyim...
YALNIZLIK TA GÜZELDİR BÖYLE ESERLER DOĞURUNCA,YÜREĞİNİZE SAĞLIK
sen bekleyen olmamışsın hiç....belli..
bilsen....bilsen bekletmezdin 'mavi'ni beni..
gül kokan bir kalbin kırılan mavisiyim...
YALNIZLIK TA GÜZELDİR BÖYLE ESERLER DOĞURUNCA,YÜREĞİNİZE SAĞLIK