kana kan düşün dedi kara kızıl gece
gözyaşı başkaldırdı göze ağlamam dedi
ağır ağrı oturdu yüreğe kalkmam dedi
kelimelere dil dönmedi söyleyemedi
yalan söylemeyi beceremezdi
savruk
bir tekme
savurdu toprağı
açtığı çukur
toprağa
korkusu
gece ortası daraltan dar vakit
çırılçıplak soyduğum düşünceler arası
düşünüp düşünüp kelimelerin yetmediği
kara deliklere mantığın yenik geldiği
an ki
hesaplaşıyor
bir mizandır bakiyeli gidiyor
insan insanca içinde kendine
sorup sorup keşke belkiye
geçmişte ve geleceğe
sevmek bir başka aşkla
bakıyor ya
sevgili şeffaf sanki içinde gözleri
dokunmuyor ama lav teri ateşten tende
gülümsedi sevgilisinin dudaklarında
ezip geçildi tüm yaşam değerleri
tozlanmış uykulu hayallere yazıldı
yüreklerin sesi şiirler hatta şarkılar
kesti gelincik dudakları iç sızısı bıraktı
kapıları kapandı aralıklarda elleri parçalandı
bildik hikaye yazılırken silinen
şimdi daha da keskin incelen sayfa
kıpırdayıp, parçalasa
sabitlenip çakıldığı yeri ayaklarım,
yürüyüp gidiverse
yüreğin istediği her yere,
gözlerimin görüp göremediği
yok olası ufuklara
ihtiyaç vardı
benim sevmeye
seninde sevilmeye
çıkmaz sokak aşk kavşağında
delice
yine gece yarısı
yine şeker karası
sevgihüzün
uzaktasın ya
her ezan vakti ürperir içim
mutluluk ya da huzur için ne gerek? işte onu diliyorum dostuma,onun olsun.....
Tekrar merhaba
Yazdığımı tekrar okuyunca; şiirim uzarsa ne olur ki diye bir soru yönelttiğinizi duyar gibi oluyorum..Haklısınız..Bir kere şiir uzarsa, yarattığınız hüzün ya da coşkuyu dizginlemek zorlaşır, ikincisi kurgudan uzaklaşırsınız farkında olmadan ve şiir, içinize düşenden farklı bir şi ...
Merhaba
Size şiirinizle ilgili yazacağım kısaca..Yavaş yavaş öykülemeden kaçınıp, lirizme yönelin diyeceğim..Öykülemeyle hüzün yaratabilirsiniz belki ama metafor (bir anlamda uçkunluk yaratmak zordur) ..Öykü kipinde kaldıkça, şiiriniz zorunlu olarak uzayacaktır.Zira öykü eksikliği reddeder, bir ...