Şükranımız Var Şiiri - Aşık Nihani

Yaşasın Osmanlı padişahımız
Kazandı vatanı, şükrânımız var
Her yana açıldı, gitti râhımız
Mekke, Medine'de yatanımız var

Medine'de yatan Habîbi Muhtar
Çâr-ı Yârı Güzîn yekûn beraber
On bir evlâdıyla damadı Haydar
Zülfikâr elinde tutanımız var

Bin üç yüz otuz dört tarih yazıldı
Tâze teşkil alay ordu düzüldü
Bunu duyan sarı Moskof bozuldu
Devrine münâsip cevlânımız var

Cevlân bu müminler muradı aldı
Kars ile Batum'a askerler doldu
Topçu, piyâdemiz muzaffer oldu
Cihângir olmaya gümânımız var

Gümân edin kardeş iş sağa döndü
Hamd olsun kâfirin şamdanı söndü
Oradan ordumuz, Tiflis'e indi
Tâ eski hudutta iskânımız var

O iskânda nişân taşı var idi
Müzeyyen kışlalar aşikâr idi
Her taraftan kolordular yürüdü
Dindar vezirlerle aslanımız var

Şadlık muzikası vuruldu, gitti
Boz bulanık sular duruldu, gitti
Kırıldı Ermeni, sürüldü, gitti
Sallanıp gezmeye seyrânımız var

Seyrânla her yana kılak muhabbet
Garip, esir yerler olsun ziyâret
Sâye-i Mevlâ'dan sürek adâlet
Kafkaslar bizimdir, meydanımız var

Kafkas'ta donanma verdi bir cülûs
Hâinler tutulup hep oldu mahpus
Şükür ele geçti erbâb-ı nâmus
Kerem-i Mevlâ'dan ihsânımız var

İhsân oldu, millet buldu selâmet
Bu vatan uğrunda bekleriz nöbet
Sen sakla İslâm’ı Cenâb-ı Kudret
Din için cânlara kıyanımız var

Câna kıyan zâti er oğlu erler
Yâ Allah, yâ Settâr diyer gezerler
Güzel yer aldılar, bunu yazarlar
Düşman karşısında duranımız var

Din için bu yolda verenler seri
Mevlâ’m cennetine koyar içeri
Orada bekliyor nice bin hûrî
Onlara hizmetçi gılmanımız var

Cennetlik kulları cân verir gider
Sarı ataş topa, yan verir gider
Bastığı toprağa şan verir gider
Hakkında hüccet-i burhânımız var

Burhân okundukça imzâ çekilir
Kalbi bahîlerin beli bükülür
Çoğa varmaz nişân taşı dikilir
Bize elverecek plânımız var

Plânımız, millet olsun kol boyun
Kimisi zevk etsin, kimisi oyun
Göreceksiz otlar kurt ile koyun
Yakında öyle bir devrânımız var

Der Nihan aşkına oldum giriftâr
Talihim yâr değil kalmışım nâçâr
Bir destân söyledim kalsın yadigâr
Mukaddes zamana destânımız var

Aşık Nihani

Kaynak: Zekeriya Gedik; Aşık Nihani Divanı