Çatlamış dudaklarım
Bir ateş topu sensizlikten.
Islanır yanağım,
Yangın damları düşer gözlerimden..
Su yol alır kendi sevdasını bulur
Öperken geliyorsun düşlerime,
Gidiyorsun sonra doymadan..
Ya gelme! ..yada öyle çekip gitme,
Darılmış zaten sana bu can..
Dağılmış tüm yurtlar yuvalar,
Küçümsenmiş sevginin yalnızlık yokuşunda,
Sensizliğin vahşi pençe sindeyim..
Yüzümde hüznün gölgeleri güneşle raks eder gibi,
Ay bulutun arkasında
Ben gece karası gözlerinde..sisli kirpiklerinde gizliyim..
Gözlerin buğulu camda ıslak ve nemli
Yosun dalları gibi yitirmiş yeşilini..
Saçların rüzgarla pupa yelken
Ellerin bağ bozumu kuru ve çatlak
Seher rüzgarların da yalnız bir baykuş sesi..
Gündüzü yolunda, …
Uykuyu koynunda terk ettim.
Biçimlenmemiş köşe genlerde,
Açı sız üçgenler deyim..
Bak yine mahmur gözlerim,
Bugün yalnızlığın yılmaz bekçileri yanımda, gece gündüzle dost yine; şarkılar rakı sohbeti tadında
Aldığım nefesler hep başkası için,baktığım aynalar yalnızca sana..
Dokunduğum her ten her koku senden bir esinti, parçalanan her zerrem,isminde sen..
İçimde çılgın rüzgarlar hüzün yaprakları izdüşümde
Söküp koparılmış nedensiz, kaç asırlık çınarlar
Bir resmin kaldı bilmem gecenin hangi vakti
Elim de …
Öyle derin bir o kadar manalı..
Sanki seviyorum der gibi,
Bak yine gece karası gözlerinde
Cehennem ateşle rindeyim
Koyu bir gölge peşimde
Akıyorum kendi kendime
Tükendi nefesim solu yamıyorum
Ne mümkün!
İçimde her demde bir serzeniş
Üstü örtülü düşlerimin
Elemin de kalmış üzüntülerim
Hayal kırıklıklarının..
Ne başıboş koşarak geçiyor yalnızlık
Nede unutturuyor yıllar
Alnımda terin var dudağımda tuzun
Göz bebeklerim de seni beklemenin
Düşsel avuntusu
Çalınmış zamanlara sitemli gülümseyişler
Başıbozuk martılar
Yalpalamaktan yorulmuş kalpteki tuzaklar.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!