Suda eriyor cümle ayrılıklar

İlyas Kaplan
1264

ŞİİR


15

TAKİPÇİ

Suda eriyor cümle ayrılıklar

çözdük ayak bağlarımızı
çekildik kör kuyulardan
ayrı bir yerde duruyoruz şimdi
kalbimizin uçarılığına eşlik ediyor bedenimiz

dünya dar geliyor bize
cevap vermiyor isteklerimize
doyuramıyor kimse bizi
her nefeste bir la…çekiyoruz aleme
yok, sizden bana fayda
ben başka dertlerin derdindeyim dercesine

anlaşılan o ki bir seyahatteyiz
iç yolculuğumuz başladı bile
öyle bir yol ki
Allah’tan emin olmaya doğru yürütüyor bizi
Allah’la emin olmak için harekete geçtik
Allah’ın emin olduğu insan olmak için yola düştük

yeni topraklara yeni gözlerle bakıyoruz
çözünürlüğü arttı bakışımızın
daha çok piksel, daha parlak renkler
daha net çizgiler var etrafımızda
her şey yenileniyor
alışkanlığın pası siliniyor
ilk kez tatmanın keskin tadı vuruyor damağımıza

sırlı mektuplar yazar ya kimileri
gizli sandığa saklar
mühürler zarfları ya
cümleleri dünyadan vazgeçmiş birinin
vazgeçilmez ifadeleri okunsun diye
ölümünden sonra sadık bir dil olsun diye
suskunlukla zarflıyoruz sözlerimizi
bir mektup gibi
ölümümüzden sonra açılmak üzere
yazıyor bizi
yeniden

çünkü yaralanınca fark ediyoruz tenimizi
kanayınca anlıyoruz kalbimizin çırpınışlarını
acıdıkça öğreniyoruz dünyadan gidebilir olduğumuzu
yaralandıkça, yola düşüyoruz
yolcu olmanın hafifliğini giyiniyoruz
yaralarımıza ümit fidanları dikiyor Sahibimiz

bir de beklemeyi öğretiyor
durup demlenmeyi sevdiriyor
aynı heyecanın eşiğine baş koyduruyor bize
aynı vaktin ipine diziyor koca bir şehrin insanlarını
doğudan batıya dalga dalga
bir sevinç dalgasıyla kıpırdıyor yeryüzü

suda eriyor cümle ayrılıklar
ayrışmış kalpleri yeniden bağlıyor birbirine
şehrin iki yakasını bir araya getiriyor
birbirine düğümlüyor insanlığı iliklerine kadar

özgül ağırlığımızı yeni baştan belirliyor
çekirdeğimize yeni parçacıklar koyuyor
çırpınıp durduğumuz yeryüzünde
ilk defa tartılmaya başlıyoruz.
gövdemizle değil, ruhumuzla yer kaplıyoruz
başkalarına görünme telaşımız bitiyor
Allah’a görünmenin serin huzuruna razı oluyoruz

arkasında yıkıyor zindanımızı
unuttuğumuz firarı başlatıyor
avunduğumuz köşelerden yüz çevirtiyor
medet umduğumuz yüzlere küstürüyor kalbimizi
ötelere kilitliyor bakışımızı

kendimizi hapseden parmaklıkların arasından
bakmaya başlıyoruz
sonraya, sonsuzluğa
çare yok
doyurmuyor artık yeryüzü
cennette açılan
cennete açılan o sofrayı
ne kadarda özlemişiz

titrek bir damla gibi
gitti gidecek bir kabarcık
söndü sönecek bir parıltı
dünyanın yüzüne konmuş
cennet tebessümüyüz artık

dünya ötesinden gelmiş
bir huzur busesine yanak olmuşuz
hüzünlü bir tebessümün nemlenmiş teniyiz
dünyanın öte yüzüne elçiyiz artık

en güzel gülüşümüz
gülistana açılır
onca dikenleri severek ağırlayan
ince bir güle dönüyor halimiz

tuttuğumuz yoldur artık
biz O'nu tutuyoruz
O' bizi yolda tutuyor
yolumuz O'na çıktıkça
O' yol oluyor bize

redfer

İlyas Kaplan
Kayıt Tarihi : 5.1.2025 01:48:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!