Kendisini istemeyen, sevmeyen, her türlü; sevgiyi, saygıyı, güveni, değeri yitirmiş, birlikteliğin ve bütünlüğün anlamını kaybetmiş, evliliğini sadece eşe dosta "kapı süsü" gibi göstermeye çalışan, kadınlığına ve kendine öz güveni olmayan, "koca" dediğiniz adamı ssk güvencesi gibi görüp, "cüzdanıyla" nikah kıyan, "sağlamlığını" çocukla koruyan, evlatlarını koz kullanan, "çocuklar için" diyerek; çürümüş ve defolu hayatınızla çocuklara daha fazla zarar veren, köşeye sıkışınca, demogoji, pedogoji, psikoloji ne varsa "sahneye koyan", olmayınca hoca hoca dolaşıp "büyülerden" medet uman aciz ve zavallı kadınlar;
Ve;
Yanlış seçim ve evliliklerle, yanlış kararlarla, yanlış zamanda yanlış insanlarla olmanın bedelini, gerçek sevgiye ve doğru insanlara ödeten, vefa veya sorumluluk duygusuyla kendisine dayatılan mutsuzluğu ve içinde huzur olmayan bir hayatın adını "mecburi istikamet" koyan, eksik yanlarını ve eksik duygularını tamamladığı kadını bulduğunda korkup kaçan, gerçekçi ve yürekli bir tavır yerine "gecelik anlarla" "lokal mutlulluklar" yaşayan, sadakati sadece "film adı" sanan, klavye başında "romeo ve juliet" aşkı arayan, aciz, cesaretsiz, acınası erkekler;
Kromozom fazlası olarak "doğru zamanların ve doğru insanların" yaşamını gasp ettiğiniz için "tek kullanımlık" insanlar sıfatıyla "kendiniz gibi çürümüş nesil yetiştirmeye" adaysınız!
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,